Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Bir müşterinin isyanı

Son aylarda tüketicinin tahtını sarsan gelişmelerdeki artış; dikkatimi çekiyor. Taht derken, yeni ekonominin söylemlerine kanıp, "müşteri kraldır" klişesini fazlaca kişisel almamı kastediyorum.
Düne kadar ben ve benim gibilere "müşteri" deniliyor ve "velinimet" kabul ediliyordu. Gerçi adımız kimliğimiz yoktu fakat korumaya fazlaca ihtiyaç duymayacak kadar güvende idik.
Sonra birileri geldi "müşteri patrondur" dedi. İşte o zaman "korunmaya muhtaç" hale getirildik.
Öncelikle "velinimet" değildik ve yeni tanımımız şöyle oldu; "benim firmanın parasını cebinde taşıyan adam." Bu noktadan sonra asla iflah olamadık. Bizi "el üstünde tutan" firmaları özenle ayrı tutarak söylüyorum.
Şimdi artık adımız belli ve ete kemiğe büründük. İzlenir gözlenir olduk. Teknoloji sayesinde tüketim davranışlarımız önceden kestirilir hale geldi ki bundan hiç hoşlanmıyorum. Zira cebimdeki parayı almanın ötesinde; olmayan parayı da harcamaya başladım. Fakat bir tuhaflık var. Patronluktan krallığa terfi ettim fakat müşteri olarak kendimi fena halde aldatılmış gibi hissediyorum.
Kafamı karıştıran tarifeler, bana daha fazla komisyon çakmak için kartelleşen promosyoncular, altımdaki arabaya anlaşıp zam yapan babalar, konuş ya da konuşma kafasına koyduğu parayı cebimden almaya soyunmuşlar...
Ben kral olmaktan vazgeçtim. Yeter ki birileri müşteriyi, en azından dolandırılmaktan korusun.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA