Ankara, uzun süredir "Trump'ın başkan seçilmesi" senaryosuna çalışıyordu. Dün netleşen sonuçlar ön hazırlıkların ne kadar gerekli olduğunu ortaya çıkardı. Elbette, ABD ile birçok sıkıntılı dosyamız da var. Bunlardan stratejik olanları doğrudan Türkiye'nin bekası ile ilgili, diğerleri ise bölgesel gelişmeler ve dengeler bakımından önemli!
Birinci öncelik, kuşkusuz PKK/ YPG'nin kalıcı olarak tasfiyesi.
İkincisi, Rusya'dan S400 hava ve füze savunma sistemi tedariki sonrası "ABD'nin Hasımları ile Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Yasasına" dayandırılan, müttefiklik ilişkisi ile bağdaşmayan yaptırımların kaldırılması.
Üçüncüsü, Türkiye'nin F35 programına dönüşüne yeşil ışık yakılması.
Dördüncüsü, yeni nesil Blok 70 F16 ve modernizasyon kiti alım programının sorunsuz ilerlemesi.
Beşincisi, Türkiye karşıtı faaliyetlerin odağında yer alan, 15 Temmuz hain darbe girişimi ile bağlantılı FETÖ'cülerin iadesi.
Ortadoğu, Akdeniz, Karadeniz havzası ve Kafkaslar açısından ele aldığımızda ise...
● İsrail'in bölgesel savaşı tetikleyen yayılmacılığı ile katliamlarının durdurulması, kalıcı ateşkes ve nihai çözüme şans tanınması!
● Kıbrıs Rum Kesimi'ne yönelik silah ambargosunun kaldırılması sonrası Ada'da tırmanan risklerin azaltılması ve iki devletli formüle kapı aralanması.
● Rusya-Ukrayna arasında silahların susması ve kalıcı barış müzakerelerinin başlatılması.
● Türkiye, Rusya, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve İran'ın tesis ettiği Kafkasya güven ve istikrar inisiyatifinin muhafazası.
Şunu biliyoruz ki... Savaşları bitireceğini vaat eden Başkan Trump,
● Filistinlilerin Ürdün'e ve Sina Çölü'ne sürülmesi suretiyle İsrail'e geniş alan açmayı Ortadoğu sorununun çözümü zanneden tarihi yanlışın güncel temsilcisi konumunda. Bu hususta Türkiye'nin işinin kolay olmadığı ama Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın lider diplomasisiyle Başkanı etkileme gücünün bulunduğu da muhakkak.
● Rusya ile Ukrayna arasındaki yıpratma savaşının sonlandırılması, Kuzey Kore askerlerinin bu coğrafyadan evine çekilmesi, Rusya-Çin yakınlaşmasına neşter vurulması Trump döneminin başlıkları arasında ön plana çıkmakta ve Türkiye'ye bazı fırsatlar da sunmakta.
***
Lâkin her şey bir yana, Irak ve Suriye'nin kuzeyi bir yana...