"Putin'in beyni" olarak anılan ve 15 Temmuz öncesi "Orduda hareketlenme var" uyarıları yapan Alexandr Dugin'in kızı Darya Dugina Moskova yakınlarında bir suikasta kurban gitti.
Basına yansıyan görgü tanıklarının ifadesine göre olaydan 10 dakika önce bir konferanstan çıkan baba kız, kapıda ayrıldı. Dugin başka bir araçla Moskova'ya doğru yola çıkarken, kızı Darya'ya da kendi cipini verdi.
Kısa bir süre sonra da otobanda ilerleyen Darya'nın otomobilindeki bomba infilak etti. Araç alev aldı. Genç kadın feci şekilde can verdi.
Dünya basını ağız birliği etmişçesine asıl hedefin Ukrayna'nın işgalini savunan Alexandır Dugin olduğunu yazıyor ve "Ukraynalı teröristleri" adres gösteriyordu...
İşgal altındaki Ukrayna'nın Rusya'da ya da başka bir ülkede bu tarz bir organizasyona kalkışacak hali, gücü yok. Ukrayna meselesi bir kılıf...
Putin'in evinde operasyon çekebilme kabiliyetine sahip devletlerin hangileri olduğu da malum.
Peki bu suikastla ne demek istiyorlar?
Konu Rusya olunca Moksova'da akademik çalışmalarına devam eden Mehmet Perinçek'i aradım. Aynı zamanda Darya'nın en yakın arkadaşlarından olan Perinçek, Suikastte baba kızın beraber hedef alındığı görüşünde...
Darya'nın gerçek bir Türkiye dostu olduğunu, FETÖ gibi ABD ajanlarının faaliyetlerini deşifre ettiğini ve hem medyada hem de Türkiye ve Rusya'nın beyin merkezleri arasında Türk-Rus yakınlaşması için faal çalışmalar yürüttüğünü anlatıyor.
"Genç yaşına rağmen çok birikimli ve etkin bir gazeteciydi. Rusya'nın yakın gelecekte en önemli politik figürlerinden olacağı konuşuluyordu. Ne yazık ki "tam yerinden" vurdular. Çok üzgünüm" diyor.
Perinçek mesajın kime olduğu sorusunu ise Rus Savunma Bakanlığı'na yakın isimlerden İgor Korotçenko'nun "Dugina'ya suikast, Anglosaksonların Türkiye'deki ve Moskova'daki siyasi elitlere bir mesajıdır" sözlerini hatırlatarak şöyle cevap veriyor:
ABD'yi hiçbir şey, Rusya ile Türkiye işbirliğini savunan Rus milliyetçileri kadar rahatsız etmez. Çünkü Türkiye ve Rusya'nın bölgede beraber olması ABD'nin olmaması anlamına geliyor.
***
TRAFİK SEFERBERLİĞİ
Hafta sonu iki trafik kazasında 35 kişi hayatını kaybetti.
Tarsus-Adana-Gaziantep Otoyolu'nun Nizip bölümünde kaza yapan bir araca müdahale için güvenlik şeridinde bulunan ekibe ve araçlara, bir yolcu otobüsü dalıyor...
Bilanço korkunç. 15 ölü 22 yaralı!
Mardin'in Derik ilçesinde TIR ile 2 aracın karıştığı kazada yaralılara müdahale eden ekiplere bir başka TIR çarpıyor.
Biri polis, 20 vatandaşımız hayatını kaybetti. Ağır yaralılar var.
Yollarımız Avrupa standartlarının üstünde, araçlar son teknoloji ama trafikteki hengâmeye engel olamıyoruz.
"Eğitim şart" diyorlar...
Bence otobanda en sol şeritten 60 km hızla ilerlemenin, sağlamanın, makas atmanın, uyarı işaretinde yavaşlamamanın, yolda yaya görünce gaza basmanın, direksiyonda telefona mesaj yazmanın kazaya sebebiyet vereceğini düşünemeyen birine eğitimin yapacağı katkı çok sınırlı.
Hem zaten kurslarda da bunlar anlatılıyor.
Trafikle ilgili yasalarımızı gözden geçirip acilen ulusal bir trafik seferberliği başlatmalıyız.
ABD'deki gibi, trafiği "en zayıf halkayı" düşünerek düzenlemeliyiz.
Bu keşmekeş artık Türkiye'ye yakışmıyor.
Hafta sonundaki kazalarda yaşamını yitirenlerin yakınlarına Allah'tan sabır dilerim.