Meclis Genel Kurulu'nda dün kabul edilen anayasa değişikliğiyle 138 milletvekilinin dokunulmazlığı kaldırıldı. Bu durumda haklarında toplam 668 dosya bulunan 51 CHP'li, 50 HDP'li, 27 Ak Parti'li ve 9 MHP'li milletvekiline yargı artık "dokunabilecek."
Kuşkusuz bunlar içinde kamuoyunu yakından ilgilendiren dosyalar teröre destek veren milletvekilleriyle ilgili olanları. Zira terör Türkiye'nin öncelikli problemi. Her gün canlarımız gidiyor. Yoksa seçim yasağını delen vekile görev süresi dolunca zaten dokunulacak.
Peki, dokunulmazlık oylamasında HDP ve CHP grupları beraber hareket ettikleri halde, 367 sınırı nasıl aşıldı? Öyle ya Ak Parti ve MHP'nin oyları ancak referanduma gidilmesine yetiyordu.
Doğru. Dokunulmazlıkların kaldırılmasına blok halinde "hayır" oyu vereceklerini gizleme gereği bile duymayan CHP grubu fire verdi! Aşağı yukarı iki elin parmakları kadar CHP'li "evet" dedi.
Neden mi? Belki biri ikisi, teröristleri kollayacak olmanın vicdani ağırlığını taşıyamamıştır.
Ama akla daha yatkın olanı, grubun, oylamadan hayır çıkması halinde bu lekenin HDP'den çok CHP'ye yapışacağı kaygısıyla birkaç vekili "evet"e ikna ettiği. CHP yönetiminin olası bir referandumda bir daha yerden kalkamayacaklarını görmüş olması da kuşkusuz bu sonucun çıkmasında etkili oldu.
Neyse, şimdilik suçsuz olanlar kazansın demekle yetinelim.
***
Demirtaş'ın kelepçe fantezisi
Demirtaş henüz bir yıl önce siyasi rakiplerini tasfiye etmek için şu temennisini dile getiriyordu:
"Yargılanacaksınız! Hep birlikte göreceğiz. Ellerinize o kelepçeler takılacak!" Niçin yargılanacaklardı, ortada hukuki bir suçlama mı vardı?
Hayır, ama zaten Demirtaş'ın bahsettiği de hukuk devletinin mekanizmaları, Kandil'inin "devrimci adaletiydi." Evet, evet, son olarak Diyarbakır'da 16 Kürt köylüyü katleden yere batasıca "adaletlerinden" bahsediyordu Eş başkan!
Binlerce sivilin, askerin, polisin katledilmesinden sorumlu olan bir terör örgütünün yasal kanadından gelen bu tehdit, çoğunluğun siyasi temsilcilerine hakaretin sıradanlaştığı ülkemizde tepkiyle karşılanmadı. Hatta bol bol alkış aldı.
Ancak ne gariptir ki aynı cephe, şimdi yanlarına Ak Parti'ye içeriden akıl veren ikbal pervanelerini de almış, yine kelepçeden falan bahsediyorlar.
Merak etmesinler. Biliyoruz, onlar her türlü provokasyonu deneyecekler ama Türkiye artık eski Türkiye değil. Bu halk artık 90'lardaki gibi zalimi mazlum gösteren Meclis kapısından vekil alma mizansenlerini yemez.
Adil yargılanmanızın takipçisi olacağız.
***
Erdoğan'ı ne kadar tehlikeli bulurlarsa Türkiye için o kadar iyi
Fransa'da yayımlanan L'Express dergisi son sayısının kapağını Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ayırmış. Başlık tek cümle: "En tehlikeli Türk!"
Kimileri derginin kapağını küstahça buluyor. Bense farklı düşünüyorum. Bana göre bu başlık acziyetin itirafı.
Zira artık karşılarında, işlevsiz ve hakkaniyetsiz AB kurumları aracılığıyla "terbiye" edilecek bir lider yok. Destekledikleri PKK terörünü ya da Gezi türü gerici sokak kabadayılarıyla onu sindiremiyorlar.
E haliyle, "yenidünya düzensizliğiyle" uzlaşmaya mecbur bırakıp, diğerleri gibi kendilerine köle edemedikleri seçilmiş bir siyasiyi de "tehlikeli" buluyorlar.
Bir yurtsever başka ne tehlike ister ki!