İstanbul'da hava güzel, trafik her zamanki gibi kötü ama Avrupa standartlarında bir raylı sistem şebekesiyle Türk Telekom Arena'ya ayak basıyoruz. O ana kadar her şey o kadar güzel ki... Metrodan çıkarken Tem Otoyolu'nun altından geçiyorsunuz. Aslanları açılışa yetişmemiş 'Aslanlı Yol'a adım attığınızda tüm görkemiyle gecenin içinde, ışıklarıyla bir uzay üssünü anımsatan TT Arena karşılıyor sizi.
Hava güzel dedik ya; yağış da yok, hiç sıkıntı çekmeden yürüye yürüye stada ulaşıyoruz ve gerçekten yine Avrupa standartlarında yapılmış numaralandırmayla yerimizi de kolayca buluyoruz. O ana kadar hiçbir sıkıntı yok.
Ardından açılış töreni başlıyor. Ali Sami Yen Stadı'na veda töreni için "İlkokul müsameresine benziyordu" görüşü vardı. Bu görkemli stadın açılışındaki tören için "O ihtişama yakışmadı" yorumunu yapmakla yetinelim. O da stadın hatırına.Ama şunu belirtmeden geçemeyeceğim; beyaz bir örtünün üzerinde gösteri yapacak dansçılara bembeyaz kıyafet giydirmek hangi aklın ürünüdür? İnanılır gibi değildi. Böyle bir stada nasıl böyle bir gösteri hazırlanmış? Vallahi bravo!
Galatasaray yönetimi için bu stat beyaz bir sayfa. Sayfanın üzerine ne yazacaklar zamanla göreceğiz. Beyaz örtü üzerine beyaz kıyafetli dansçı çıkaran zihniyet, beyaz sayfanın üzerine umarım beyaz kalemle yazı yazmaya kalkmaz.

ÖZDEMİR ASAF'IN DEDİĞİ GİBİ...
Özdemir Asaf'ın Jüri şiirinde dediği gibi "Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu, birinciliği beyaza verdiler." Dün açılış töreni sırasında Galatasaray taraftarının gerek kendi kulüp başkanlarına gerekse devlet yetkililerine tavrı bana biraz da bu sözü hatırlattı.
Galatasaray'ın sadece yönetimi değil camiası için de beyaz bir sayfa olan bu stadın açılışında, taraftarların ayıbı beyazın ne kadar kolay kirlenebildiğini herkese gösterdi.
Maça gelince... Ulaşımı istediği kadar kolay olsun, kendisi istediği kadar görkemli olsun bu stadı bu takımın dolduramayacağı gün gibi ortada.
Transferleri sadece Galatasaray taraftarı değil, öksüz kalmamak adına Türk Telekom Arena da bekliyor.