Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HASAN BÜLENT KAHRAMAN

CHP’nin koalisyon çıkmazı...

Hemen belirteyim, belki tabanının fanatik kesimi küsecektir, sırtını dönecek, karalar bağlayacaktır, Cumhuriyet elden gitti diye düşünecektir ama CHP'nin üst yönetimi Akparti'yle bir koalisyonu çılgınca bir tutkuyla istiyor.
Nasıl istemesin? Seçimden net, mutlak, katı bir yenilgiyle çıkmış bir parti, kılını kıpırdatmadan, kendisini rüyasında bile göremeyeceği bir iktidarın eşiğinde buluyor. Bakanlık koltukları, zamanında Baykal'ın SHP'li bakanları takbih etmek için söylediği şekilde söylersem 'kırmızı plakalı arabalara kurulup oturmak' hiçbir siyasetçinin istemeyeceği bir şey değildir.

***

İyi ama, bu koalisyon, hiç öyle hesaplar yapılmasa da, ben arı kovanına çomak sokayım, CHP'nin işine gelecek midir?
Kısa vadede evet. Hele Baykal da Meclis Başkanı seçilirse, daha önce çok yazdığım gibi, sistem, bıraktığı yere geri dönecek, tam manasıyla bir rövanş anlayışıyla iktidarı kullanacaktır. Akparti'nin bu gidişi dizginlemesi, kontrol etmesi çok zor, hatta zordan da zor. Dolayısıyla CHP koalisyonu kurarsa birinci raundu kazanacaktır.
Gelin görün ki, sonrası zor. Zor, çünkü CHP, sanıldığının tersine, büsbütün köşeye sıkışacaktır bir koalisyon hükümetinde. Eğer sistemin, hatta eski sistemin partisi olursa ki, öyle olacağı aşikâr, Türk siyasetinde hareketli taban dediğim, dinamik unsurlardan daha da kopacaktır CHP. Açın bakın istatistikler, televizyon kanallarında bazı genç siyaset bilimcilerin kanlarını dökerek tersini savunsa da, CHP, o hareketli tabandan yani gençlerden, göçerlerden, işçilerden, Kürtlerden oy alamıyor da alamıyor. Hâlâ ve hâlâ yaşlı, eğitimli, gelirli, biraz da beyaz yakalılardan oy topluyor. Onların bir bölümünü de, HDP'ye kaptırdı.
Şimdi hükümete girer ve belirttiğim politikayı izlerse o çevreleri daha da yitirecek.
***

Çoğu insanın Atatürk biyografisiyle tanıdığı ama SHP ve Türkiye'deki sosyal demokrasi hakkında çok değerli makaleler de yazmış Andrew Mango, bu kesimin siyaset başarısızlığını devlet- toplum çatışması ekseninde mükemmelen izah etmiştir.
Mango
'ya göre, devlet, iktidar olma kapasitesini kaybettiği için zaman zaman CHP'den soğuyup uzaklaşır. Bu defa, sosyal demokrasi, yeni bir kapasite kazanmak için geleneksel tezleri terk eder, yeni görüşler savunur. Devlet bu defa da partiyi ve ideolojiyi kendisine büsbütün yabancı bulur. CHP'nin kendisi de bir yabancılık, yalnızlık hissedince nostaljik bir şekilde eski dönemleri ihya edecek politikalara sarılır. O zaman toplum onu dikkate almaz. Bu fasit daire böyle devam eder.
Şimdi düşünelim, Kılıçdaroğlu'nun iş başına gelmesinden bugüne kadar geçen süre bu şablona uymuyor mu? Önce ulusalcı, bir ara solcu, sonra MHP'li, derken şimdi bilmiyorum neci CHP devlet ve toplum arasında salınıyor. Gene de açıkça gördüğüm bir nokta var ki, CHP, kesinkes bir sol ve sosyal demokrat parti değil, Alevi partisi olarak devlet restorasyonu maksadını taşıyor.
Tekrar edip duruyorum, seçilip seçilmemesi bir yana, 28 Şubat'ın, 367 gülünçlüğünün ve utancının mimarlarından Baykal'ın ortaya çıkışı tesadüf değildir. Bir işarettir. CHP'nin yayınladığı 14 maddelik manifesto bir işarettir. CHP, siyasetinin ve yaklaşımının işaretini vermiştir. Bu metot ve anlayış ise defalarca halktan dönmüştür. CHP aynı anlayışı bir defa daha deneyecek, Akparti'yi kendisine dayanak yapacaktır.
İyi de, görünen köy ise kılavuz istemiyor...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA