Anayasanın 60 maddesinde anlaşma sağlandı. AK Parti, "Hiç değilse uzlaştığımız kısımları parlamentoya getirip görüşelim" demiş fakat kabul görmemişti. Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş'ın açıklamasına göre, CHP'nin şimdi bu düşünceyi benimsediği anlaşılıyor. Ama partilerin birçok konuda ihtilâfı sürüyor. Sözgelimi, "İlk 3 madde değişmez" diye bir hüküm anayasada olsun diyenler de var, olmasın diyenler de. Başkanlık sistemini sadece AK Parti istiyor. Buna mukabil, meselâ YÖK'te ya da temel hak ve hürriyetlerde, din ve vicdan özgürlüğünde ileri adımlar atıldı.
YÖK, Yükseköğretim Düzenleme Kurulu adını alıyor. Bu Kurul 15 üyeden oluşuyor. 9 üye öğretim elemanları, 6 üye ise TBMM üye tam sayının 5'te 3'ünün oyunu alarak seçiliyor.
Din ve vicdan özgürlüğü bahsinde, maddeye "Hiç kimse, inancının gereğini yerine getirmekten menedilemez ve farklı muameleye tabi tutulamaz" cümlesi dahil edilmiş.
Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması, mevcut duruma göre daha ileri güvencelere bağlanmış: "Bu sınırlamalar öngörülen amaca, demokratik toplum düzeninin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz." Oysa mevcut 14'üncü maddede, "Hak ve hürriyetlerden hiçbiri devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik, laik cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz" deniliyor, bölünme ya da laiklik adına çok sayıda özgürlüğün temelden darbe almasına imkân tanınıyordu.