Hüseyin Çelik beni aradı ve özel hayata müdahaleyi önleyen düzenlemeyle, endişeli modernlerin kaygılarının giderilmesinin amaçlandığını söyledi.
Meğer bu teklif, Hüseyin Çelik'e aitmiş.
Çelik, Komisyon'da görüşülürken sakıncalar dile getirilirse metnin değiştirilebileceğini ve uzmanların da katkısıyla herkesin benimseyeceği bir yasa maddesine ulaşılacağını belirtti.
Türk Ceza Kanunu'nun 115'inci maddesi "inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleyenlere" zaten ceza veriyor: "Cebir veya tehdit kullanılarak, bir kimseyi dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya veya değiştirmeye zorlayan ya da bunları açıklamaktan, yaymaktan men eden kişi, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır."
Demokrasi paketini açıklarken Erdoğan maddenin alacağı yeni şekli söyledi: "Cebir veya tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir kimsenin inanç, düşünce ve kanaatlerinden kaynaklanan yaşam tarzına ilişkin tercihlerine müdahale edenlere, bunları değiştirmeye zorlayanlara 1 yıldan 3 yıla kadar ceza verilir."
Maddeyi, yeni şekliyle muğlâk ve istismara açık bulanlar çıkabilir. Hüseyin Çelik, geri planda bir şeyler aranmaması gerektiğini, aksine endişeli modernleri rahatlatmak maksadıyla böyle bir düzenlemeye gidildiğini belirtiyor. Yukarıda da ifade ettiğim üzere, Meclis Adalet Komisyonu'nda uzmanların iştirakiyle metin herkesin onaylayacağı bir muhteva kazanacaktır.