Sanki on yıllar boyunca okul kapılarından kovulan biz değilmişiz gibi,
Otobüslerden, minibüslerden "Yallah Arabistan'a" diyenlerce indirilmemişiz gibi,
"Burası Atatürk Cumhuriyeti" diyerek hiç üzerimize yürünmemiş gibi,
Mezuniyet törenlerinden, asker oğlumuzun yemin töreninden, hatta kendi Meclis'imizden hiç zorla çıkartılmamışız gibi...
Akıl tutulması değil, tarihi en absürt biçimde yeniden yazma çabası.
Yıllarca başörtüsü yasağının ne kadar saçma ve ahlâksız bir uygulama olduğunu anlattığımız adamlar, şimdi çıkmış "Yasak bizim sayemizde kaldırıldı" diyorlar. Amerika'daki Ku Klux Klan üyelerinin, siyahlara "Sizi biz özgürleştirdik" demesi gibi bir saçmalık âdeta.
Yasağı kaldırdığımız yetmedi, bir de yasakla mücadele edenin de biz olduğumuzu kendilerine izah etmemiz bekleniyor.
Şunun şurasında tüm yasaklar kalkalı sadece beş sene olmuşken üstelik!
Acaba ordan bakınca fanustaki süs balığına falan mı benziyoruz da hafızamızla, zekâmızla bu kadar alay etmeye cüret ediyorsunuz bilmiyorum.
Bildiğim, dişimizle tırnağımızla mücadele ederek kazandık bu hakları ve ne onları ne de bu mücadeleyi size siyaset mezesi yaptırırız.
Başörtülü kadınlar ve onları destekleyenler sayesinde bu mücadele kazanıldı. Başkan Erdoğan'ın iradesiyle de bizlerin yara bere içinde kalarak zorladığı o kapı açıldı.
Siz kelime oyunlarıyla uğraşmaya devam edin; bizim daha yürüyecek çok yolumuz var!
***
Orantılı Alman polisi
Elleri ve ayakları kelepçeli gördüğünüz adam henüz bir zanlı, gözaltına alınıyor. Hadise, Stuttgart kentinde gerçekleşiyor. Polis, rutin kontrolde bir uyuşturucu satıcısını yakalayınca ortalık karışıyor. Yağma olayları gerçekleşiyor. Polis de bunun üzerine 24 kişiyi tutukluyor. Fotoğrafta onlardan birisini görüyorsunuz.
Ülkemiz polisi, suçluyu bırakın, teröristi bile böyle tutuklamıyor. Ondan sonra da gelsin bize 'orantılı müdahale' telkinleri...
Hani Gezi'nin sıkı destekçisi, Dışişleri Bakanı olacağı ihtimali üzerine Ermeni Soykırımı Yasa Tasarısı'nı Alman Meclisi'ne taşımış,
Bize gelince pek bir anti-militarist, 'anavatanı'na gelince Alman askeri üniforması giyen,
Hendek terörü zamanı Cizre'yi ziyarete giden Alman milletvekili yetenekli Bay Cem Özdemir vardı ya...
O da şöyle yazmış: "Polisimize, kim hangi nedenle saldırırsa saldırsın, hepimize saldırmış sayılır. Bu tür eylemler tolere edilmemeli ve cezalandırılmalıdır."
Bize gelince "kahrolsun devlet", Alman'a gelince "Deutschland über alles."