Sağlıklı beslenmek sadece sağlığa faydalı yiyecekler tüketmek değil, aynı zamanda temiz ve iyi kalitede yiyecekler tüketmek demek. Et, süt ürünleri, balık ve yumurta gibi sağlıklı yiyecekler tüketiyor olabilirsiniz. Ama bu besinlerin sağlıklı olması tazeliğine ve temizliğine bağlı.
Bozulmuş, kontamine yani tehlikeli maddeler insanlara yiyecekler yoluyla bulaşarak gıda zehirlenmelerine neden olabilir. Özellikle dışarıdan yeme alışkanlığı olanlar için bu dikkat edilmesi gereken bir durum. Her yıl binlerce kişi gıda zehirlenmesi şüphesiyle sağlık kuruluşlarına başvuruyor. Ortalama yüzde 5'i hastaneye yatırılıyor.
ATEŞ VE MİDE BULANTISINA DİKKAT
Gıda zehirlenmesi yaygın olarak mide bulantısı, kusma ve ishal ile kendini gösterir. Bununla birlikte karın krampları, iştah kaybı, hafif ateş, halsizlik ve baş ağrısı ortaya çıkar. Gıda zehirlenmeleri nadir olarak hayati tehlikeye neden olur ve vücudun baş edemediği bu tür zehirlenmelerde 3 günden fazla süren ishal, 38.9 dereceden yüksek ateş, görme veya konuşma zorluğu, ağız kuruluğu, çok az idrar yapma veya hiç idrar yapmama ve kanlı idrar gibi belirtiler ortaya çıkar. Bu tür belirtiler görüldüğünde mutlaka tıbbi yardım gerekir. Hayati tehlike oluşturmayan gıda zehirlenmeleri 8 haftaya kadar devam edebilir. Ancak çoğu kişide 1 haftada belirtiler kaybolur.
Bakteriler, parazitler ve virüsler çoğu gıda zehirlenmesinin ana sorumlusu. Bu patojenler, insanların yediği hemen hemen tüm yiyeceklerde bulunabilir. Pişirildiğinde ısı genellikle yiyeceklerdeki patojenleri tabağımıza ulaşmadan öldürür. Çiğ yenen yiyeceklerse pişirme sürecinden geçmedikleri için daha fazla zehirlenmeye neden olur.
NEDENİ VİRÜS VE BAKTERİLER
Bakteriler tüm dünyada açık ara gıda zehirlenmelerinin en yaygın nedeni. Koli basili ve salmonella, tehlikeli bakteri denildiğinde ilk akla gelenlerden. Parazitlerin neden olduğu gıda zehirlenmeleri çok yaygın olmasa da çok tehlikelidir. Parazitler sindirim sistemine yerleşebilir ve yıllarca fark edilmeyebilir. Hatta nadir görülmüş vakalar olsa da parazitle diğer organlara hatta beyne kadar ilerleyebilir. Zayıflamış bağışıklık sistemi olan kişiler ve hamileler, belirli parazitlerin bağırsaklarında yerleşmesi durumunda daha ciddi yan etkilerle karşılaşabilir. Bazı virüs türleri de gıdalar yoluyla vücuda girebilir. Virüs kaynaklı gıda zehirlenmeleri nadir görülür.
İYİ PİŞMEMİŞ YİYECEKLERE DİKKAT
Gıda zehirlenmesinden kaçınmak için yiyeceklerinizin güvenliğinden emin olmanız ilk kuraldır.
Temiz olmayan bir ortamda hazırlanan, uzun süre açıkta bırakılmış ve iyi yıkanmamış yiyeceklerden uzak durmalısınız.
Et, kümes hayvanları, yumurta ve kabuklu deniz ürünleri gibi yiyeceklerin üretilme ve hazırlanma biçimleri nedeniyle gıda zehirlenmesine neden olma olasılığı daha yüksektir. Bu yiyecekler çiğ olarak yenirse, düzgün pişirilmezse veya temastan sonra eller ve yüzeyler temizlenmez ise rahatsızlık meydana gelebilir.
Çiğ veya az pişmiş olarak servis edilen suşi ve diğer balık ürünleri, ısıtılmamış veya pişirilmemiş şarküteri ürünleri zehirlenmeye yol açabilir.
Farklı türde et içerebilen kıyma, pastörize edilmemiş süt, peynir ve meyve suyu, çiğ tüketilen ancak iyi yıkanmamış meyve ve sebzelere de şüpheyle yaklaşmanızda fayda var.
BOL SU İÇİN
Tedavisi çoğunlukla kolay olan gıda zehirlenmeleri, evde tedavi edilebilir. Gıda zehirlenmesi yaşadığınızı düşünüyorsanız, hafif belirtileriniz varsa bol su tüketin. Elektrolitleri yüksek sporcu içecekleri, meyve suyu ve hindistancevizi suyu gibi karbonhidratları geri yükleyebilecek içecekler de yorgunluğa karşı yardımcı olabilir.
MUZ VE KIZARMIŞ EKMEK YİYİN
Gıda zehirlenmesi yaşayanların dinlenmesi gerekir. İshal ve kusma geçene kadar katı, yağlı ve çok malzemeli yiyecekleri tüketmemek iyi bir seçenektir. Kendinizi daha iyi hissettiğinizi düşünseniz bile, süt ürünleri, özellikle süt ve peynirler, yağlı gıdalar, kızarmış yiyecekler, çok baharatlı yiyecekler, şeker oranı yüksek yiyecekler, kafein, alkol ve nikotinden uzak durun. Bunun yerine, hafif ve yağ oranı düşük, sindirimi kolay, tuzlu kraker, kızarmış ekmek, muz, pilav, yulaf ezmesi, haşlanmış patates ve sebzeler, tavuk suyu ve seyreltilmiş meyve suları tüketmeyi tercih edin.
YAŞLILAR VE ÇOCUKLARDA RİSK DAHA YÜKSEK
Herkes gıda zehirlenmesi yaşayabilir. Hatta istatistikler herkesin hayatı boyunca en az bir kez gıda zehirlenmesi yaşayabileceğini gösteriyor. Çoğunluk için bu durum hafif atlatılsa da risk oranı yüksek olanlar da var. Bağışıklığı baskılanmış kişiler, hamile kadınlar, 65 yaş ve üstü yetişkinler ve 5 yaşın altındaki çocuklar risk taşımaktadır.
DOKTORA DANIŞMADAN İLAÇ KULLANMAYIN
Sindirim sistemini tahriş edebilecek kafeinli içeceklerden kaçının. Papatya, nane ve karahindiba gibi yatıştırıcı bitkiler içeren kafeinsiz çaylar mide rahatsızlığını yatıştırmaya yardımcı olabilir. Bununla birlikte eczacınızdan reçetesiz satılan, ishal ve mide bulantısına iyi gelecek ilaçlar hakkında bilgi alabilirsiniz. Ancak ilaç kullanmadan önce mutlaka doktora danışın, zira vücut toksinlerden kurtulmak için kusma ve ishali kullanır. Ayrıca doktora danışmadan ilaç kullanmak, hastalığın ciddiyetini maskeleyerek ilerlemesine, sonuç olarak tedavinin gecikmesine neden olabilir.