Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SAİT GÜRSOY

Çocuklar susar, sen susma

Son dönemde gündeme gelen çocuk istismarı, çocuk cinayetleri konularında Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeniden değerlendirme yaparak, veli ve öğrencileri bilgilendirmesi gerektiğini düşünüyorum. Kreş, anaokulu ve ilkokullarda bilinçlendirme programları düzenlenmeli. MEB, müfredatın konuyla ilgili bölümlerini gözden geçirmeli.
Her yıl, her sınıfta bu eğitimler yapılmalı. Derslerin kapsamında, yabancıların talep ve önerilerine çocuk nasıl tepki verecek; bir yabancıyla karşılaştığında nasıl davranacak, bunların yer alması gerekiyor. Çocuklar akran veya yakınlarının istismarına nasıl karşı koyacak, vb. başlıklar ele alınmalı.
Burada aile ve okul ön plana çıkıyor. Okulların derecesine göre, özellikle psikologların ya da rehber öğretmenlerin önderliğinde konu detaylarıyla öğrencilere ve ailelere anlatılmalı. Ailelerin bu konuda son derece bilinçli olması gerekiyor. Bence, eğitim grupları çok daha fazla aileye ulaşacak şekilde planlanmalı. Burada Aile ve Sosyal Politikalar ile Milli Eğitim bakanlıklarına büyük görev düşüyor.
Medya, bu konuları ele alırken çok dikkatli bir dil kullanmalı, kamu yararını, çocukların yüksek menfaatini gözetmeli. Yazılı ve görsel medyanın bu konuda ciddi anlamda sorumlu olduğunu düşünüyorum.
Son dönemlerde meydana gelen çocuk katliamları ardından, hükümet çocuk istismarını önlemek için yeniden kanun tasarısı çalışması başlatmalı. Cezaları artıran yasa Meclis gündemine gelmeli.
Son çocuk istismarları ile idam cezası tekrar gündeme oturdu. Bu tür ahlaksız olaylar karşısında kamuoyu duyarsız kalamaz. AB ile ilgili idamlar kaldırılmamış olsaydı, bence bu işin hukuksal hakkı idamdı. İdam yerine ağırlaştırılmış müebbet getirilebilir. İnsanlık dışı katledilen çocuklarımız var. Demokrasilerde idam için, hukuk sistemini hukukçular tartışmalı.

Annelerin, babaların görevi
Çocuklarımızın başına gelenler, etrafımızdaki sapıklar ve ruh hastaları hepimizi tedirgin ediyor. Çocuklarımızı bilinçlendirmeli ve bu tür çirkinliklere karşı hazırlıklı olmalarını sağlamalıyız. Bu şiddeti durdurmak için kamuoyuna çok büyük sorumluluklar düşüyor. Annelere, babalara da görev düşüyor. Çocuklarınıza susmamaları gerektiğini anlatın. Herhangi birine onların rızaları dışında dokunmasına izin vermemeliler. Size bunları anlatabilmeliler. Sizden korkmasınlar ve çekinmesinler. Hiç kimsenin hiçbir şekilde hiçbir mazeretle onların özel bölgelerine dokunamayacağını, her konuda yanlarında olduğunuzu çocuklarınıza hissettirin. Sizlerle bunu paylaşmaktan korkmasınlar. Kısacası, çocuklarınız susmasın. Onlara susmalarını değil, seslerini çıkartmayı öğretin. Ben bu konudaki duyarlılığın dönemsel değil, sürekli olması gerektiğini savunuyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA