Ülkemizin kalkınması ve toplumsal refah, istihdam sorunlarının çözülmesi ile iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanmasından ve mesleki yeterliliğin artırılmasından geçiyor. Meslek lisesi, gerçekten memleket meselesi. Ülkemizde işsizlik oranının düşmesi gerekiyor. Bence, mesleki ve teknik eğitim bu sorunun en doğru çaresi. Genç bir nüfusa sahibiz. Bu en büyük sermayemiz. Eğer iyi meslek adamı yetiştirirsek, sadece Türkiye'nin değil, AB'nin de ihtiyacını karşılamış olacağız. Bu konuda büyük çaba gösteren, Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü'nü de kutluyorum.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), mesleki ve teknik eğitimde ciddi ve ilkeli çalışıyor. Mesleki eğitimin ortaöğretimde yüzde 44 olan payı yüzde 60'a çıkartılmaya çalışılıyor. Uygulamalı dersler meslek standartlarını sağlayacak seviyeye yükseltiliyor. Böylece, mesleğin itibar algısı da yükseltilecek. 2002-2003 ders yılında mesleki ve teknik ortaöğretimde yaklaşık 800 bin olan öğrenci sayısı 2016- 2017 ders yılında yaklaşık 1 milyon 750 bine çıktı. 60 bin olan öğretmen sayısı ise 120 binin üzerinde. Okul sayısı da 2002- 2003'te bin 993 iken, 3 bin 266'ya yükseldi.
Ülke genelinde 2002-2003 ders yılına dek OSB'lerde 9 okul faaliyet gösterirken, özel statüde okul yoktu. Bugün ise, OSB'lerde resmi ve özel 60 meslek lisesinde 39 bin 247 öğrenci okuyor. Teşvik kapsamında geçen yıl öğrenim gören 16 bin 976 öğrenciye toplam 81.6 milyon lira ödeme yapıldı. Tabii, tüm bu pozitif sonuçlarda, üniversiteye girişte katsayı eşitliği başrolü oynuyor. Bence, alınan en doğru kararlardan biri de budur.

Gerçek değerlendirme yapılmalı
Şu an meslek lisesi öğrencileri, ortaokulda başarısız, aileleri yükseköğretimden beklentisi olmayan sosyo kültürel ve ekonomik açıdan zayıf kesimlerden oluşuyor. Oysa meslek liseleri hem bilgi birikimi, hem de analitik düşünme becerisi ve bedensel kinestetik zekâ ister. Bu tür liselere, bölümle ilgili gerçek değerlendirmeler yapıldıktan sonra öğrenci alınmalı. Her meslek için asgari yeterlilikler belirlenmeli.
Mevcut mesleki okullara girilirken, hiçbir bilimsel kriter değerlendirmesi yapılmadığı için, başarı yakalamak çok zor. Ne yazık ki bu, insan ve kaynak israfı demektir. Bunun sonucu, sanayici kalifiye eleman bulamıyor ve rekabet gücü azalıyor.
Şunu da sakın unutmayalım; mesleki eğitim pahalıdır. Ekonomik tablomuzu doğru kullanmak zorundayız. Üniversiteye girişte, meslek liseleri için uygulanan ek puan uygulaması kalktı. Bu beklenen bir şeydi, zira 2012 tarihli bir genelge ile önceden duyurulmuştu. Ancak şaşırtıcı olan 30/3/2012'den önce liseye kaydolanlar için ek puan uygulamasının sürmesi oldu. Bunun fırsat eşitliğini zedelediği düşünüyorum. Bence, meslek liselerinden, MYO'lara "Sınavsız Geçiş" kaldırılırsa, 2017 ÖSYS'de meslek liselileri zorlu bir YGS süreci bekleyecek.