Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SAİT GÜRSOY

5’inci sınıfta yabancı dil projesi

Başbakan Binali Yıldırım'ın açıkladığı Eğitimde Reform Paketi'nin detaylarına göre 4+4+4 sisteminde öğrenciler 5. sınıfta sadece yabancı dil eğitimi alacak. Milli Eğitim Bakanlığı sadece yabancı dil eğitimi projesinin üstünde 2.5 yıl çalıştığını ve bu projenin hayata geçeceğini belirtti. Öğrenciler 5. sınıfta Türkçe- İngilizce, Türkçe- Fransızca, Türkçe- Arapça ve Türkçe- Almanca dersleri görecekler. Öğrenciler başlangıç, basit, orta ve üst olmak üzere yabancı dil seviyelerini tamamlayacak. Her yıl bir üst kura geçilecek ve öğrenci daha fazla pratik yapacak. Bence, İngilizce öğretmen sayımız yetersiz. Ayrıca, pratik öğretim için, öğretmenlerimizin yeniden bilgilendirilerek eğitilmesinde yarar var.
MEB, 5'inci sınıflarda yabancı dil hazırlık eğitimi için yol haritasını belirlemek üzere, akademisyenler, özel okul temsilcileri, yabancı dil uzmanları, yabancı dil öğretmenleri ve idarecilerden oluşan bir komisyon ile çalışmalarını sürdürüyor. Komisyon müfredatın felsefesi üzerine fikir jimnastiği yapıyor. Gramer değil, daha ziyade günlük konuşma üzerine bir eğitim üzerinde çalışılıyor. Hazırlık eğitiminde yabancı dilin yanı sıra, Türkçe ile sanatsal ve sportif faaliyetlere de yer verilmesi düşünülüyor.

Özel sektörden hizmet satın alma
MEB'in 5. sınıflarda yoğunlaştırılmış İngilizce projesinde özel sektörden hizmet alınmasını, değerli dostum ve Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları (BUEK) Başkanı Enver Yücel'e sordum. Bu konudaki düşüncelerini aktarıyorum. Orta vadede dil öğretimi ile ilgili kararı çok yerinde görüyorum. Bu uygulamayla, yıllar önce uygulanan ortaokuldaki hazırlık sınıflarına dönüyoruz diyebiliriz. O zaman sınıf ve öğretmen eksiği nedeniyle dil öğretimini ülke çapında yaygınlaştıramamış ama yine de uygulamada iyi sonuçlar almıştık. Şimdi bu uygulamayı başarıyla sürdürebilmek için, yapılması gerekenler: İyi bir müfredat, yeterli derslik sayısı, İngilizce öğretmeni sayısı ve kalitesi, öğretim materyalleri (kitap, elektronik destek materyaller, vs).
Bu hizmetler sadece devlet eliyle olmamalı; özel sektörden de, akredite olmuş veya akredite olacak kurumlardan da hizmet satın alınabilmeli. Okul aile birlikleri vasıtasıyla, devletin de desteğiyle, özel sektör bir okulun hazırlık sınıfı eğitimini komple verebilir. Özel sektör belki dil öğretimi konusunda daha pratik, daha profesyonelce, uluslararası standartlarda öğretmenler getirebilir. Bir dönem MEB 'yurtdışından öğretmen getireceğiz' demişti. O zaman ben de 'bırakın bu işi özel sektör yapsın' demiştim. Günümüzde her şey devlet eliyle yapılacak diye bir kaide olmamalı.
İşte, ulusal ve uluslararası bir eğitimcinin görüşleri. Bence, MEB'in bu düşünceleri doğru değerlendirmesinde yarar var.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA