Büyük usta Akira Kurosawa'nın 'Rashomon' filmini izlediniz mi? Bir samuray, bir haydutun saldırısına uğrar ve öldürülür. Karısı ise tecavüze uğrar... Haydut ve kadının cinayete dair anlattıkları, birbirine taban tabana zıttır. Daha da ilginci, ölen Samuray dile gelir ve karısı ile haydutun anlattıklarını yalanlar... Samuray'ın cesedini bulan oduncunun anlattıkları ise hepsinden farklıdır... Asıl şaşırtıcı olan ise izleyici olarak dört kahramana da hak vermenizdir. Ben de yazımda 'Rashomon' kurgusunun izinden gitmeye, Boğazkesen saldırısına üç farklı açıdan bakmaya çalıştım... Filmdeki ana tema gerçeğin göreceli olmasıydı. Boğazkesen saldırısındaki gerçek de bence göreceli... Türkiye'yi diğer ülkelerden ayıran en büyük özellik de, gerçeğin görecelik oranının çok yüksek olması... Kurosawa, "İnsanoğlu zayıftır, o yüzden yalan söyler. Hatta kendine bile!" der... Laik, anti laik, Kemalist, solcu v.s... Bence önce işe kendimize söylediğimiz yalanları itiraf etmekle başlamalıyız!