Bence yeni 'yavşak' polemiğinin eski oyunculardan bu kadar çok tepki görmesinin nedeni; Haluk Bilginer'in 'beş parasız tiyatro yapıp kendilerini kahraman ilan eden oyuncular'la dalga geçmesi değil... Asıl "Eskilerden büyük oyuncu olarak hatırlanan birçok isim, aslında kötü oynayan ama efsane yaratmayı becerebilmiş yavşağın tekiydi..." sözü dokundu çoğu oyuncuya... Şimdi size "Türkiye'de bütün kariyeri boyunca her filminde, tiyatro oyununda aynı kaliteyi devam ettiren Laurence Olivier gibi kaç efsane oyuncu var?" diye sorsam, kimi örnek gösterirdiniz? Bu isimler bence bir elin parmağını geçmez! Ama adından 'efsane' diye bahsedilen en az 15 'sözde efsane' oyuncu sayabilirim size...
NOSTALJİNİN ESİRİ OLMAK
Sanatçısına 'efsane' payesini bizim kadar kolay veren başka bir ulus yoktur herhalde. Aslında derin bir tartışma konusu bu... Yeşilçam'da bir haftada, bazen üç günde çekilen filmlerden büyük oyunculuk gösterileri beklemek tabii ki haksızlık olur. Her dönemi kendi şartları içerisinde değerlendirmek lazım ama aklıma bir de şu sorular takılıyor: Sinemanın sektör olduğu dönemde oyuncular şartları neden değiştiremedi? Tüm kariyeri boyuncu kalitesinden ödün vermeyen oyuncu sayısı niye çok az? Bir sürü saçma sapan melodramların arasına bir-iki sağlam film sıkıştırmak bir oyuncuyu efsane yapar mı? Eski filmleri ve oyuncularını 'nostalji' duygusunun yarattığı büyük sempatiyle değerlendirdiğimizi düşünüyorum. Aslında doğal insani refleks de bu olmalı. Fakat oyunculuk performanslarını teknik olarak ele aldığımızda 'efsane' payesini hak etmeyen birçok oyuncu olduğu da bir gerçek.
NOT: Bu polemikle ilgili bir anket düzenlemek istiyorum. Yaşayan ya da yaşamayan hiç fark etmez... Efsane olduğuna inanmadığınız bir oyuncuyu ve nedeninizi üç satır geçmeyecek bir yorumla bana e-posta atın.