Türkiye'nin en iyi haber sitesi
FUNDA KARAYEL

Yaşayan kadın sanatçılar yaşamayanların sergisine neden tepkili?

21. yüzyılda cinsiyet eşitsizliği hâlâ başlıca konuştuğumuz konulardan biri. Sanat alanında hâlâ süregelen istatistiğin erkek egemen olmasının aşılamadığı bu yüzyılda haliyle kadın sanatçılar da tepkili.
Kadın, yüzyıllardır yeterince temsil edilmemiş ve birçok alanda kendisine yer bulamadığı gibi sanat dünyasında da hak ettiği değeri erkek sanatçılar kadar göremiyor. Feminist bir yaklaşım olarak görmeyin. Gezdiğiniz müzelerde eserlerin kaçı kadın sanatçılara ait ya da gezdiğiniz karma sergilerde kaçı kadın sanatçıdan oluşuyor? Çok az bir oran olduğunu hepimiz biliyoruz.



Günümüzde sanatın her dalında üretken olabilen kadın sanatçılarımızın, dünyadaki benzerlerinden hiçbir eksikleri yoktur. Öyle başarılı kadın sanatçılarımız var ki ne eserlerine ne de kendilerine doyum olmaz. İşte bu kadın sanatçılardan bazılarının son dönemde açılan bir sergiye tepkili olduklarını öğrendim.



YAŞAYANLAR HAKLI GALİBA!

Yaklaşık olarak 1850-1950 yılları arasında Türkiye'de yaşamış ve yaratmış sanatçı kadınların eserlerinden oluşan "Ben-Sen-Onlar: Sanatçı Kadınların Yüzyılı" başlıklı Meşher'de açılan sergiden bahsediyorum. Bizim şahane kadın sanatçılarımız diyor ki bu sergi çok faydalı ancak neden yaşayan sanatçılara da bir sergi yapılmıyor? Biraz haklılar sanki... Sadece kadınlardan oluşan sergi çok kıymetli ancak o isimlerin hiçbiri şu an hayatta değil. Biz gelecek nesillere günümüz sanatçılarını daha çok anlatsak, fena olmaz sanki ne dersiniz?
Bu arada Meşher bu sergiyle, Türkiye'den çağdaş sanatçı kadınları köklerini keşfetmeye çağırıyor. Bir isimden, gruptan, kurumdan diğerine çekilmiş düz çizgilerin dışında kalan bütün kadınların ve eserlerin anıldığı ve anlatıldığı bir "başka" zamana işaret eden sergi, kadınlara kendilerinin kahraman oldukları bir "yüzyıl" armağan ediyor.



Küratör Deniz Artun, "Ben-Sen-Onlar" sergisinin kapsamını belirlerken, Türkiye'de çağdaş sanatçı kadınların varlığının köksüz olduğunun altını çiziyor. Ancak sergi bu tarihi yazmak iddiasında olmadığını söyleyerek aksine yazılacak tarihin bir değil, pek çok olduğunu hatırlıyor ve hatırlatıyor. Sergi, her bir kadının hatta her bir eserin alternatif tarihler kurabileceği "biz"e, bir çağrı niteliğini taşıyor. 117 sanatçının 232 eserinin yer aldığı sergi, Meşher'in üç katına yayılıyor. Giriş katı "Ben", aynada kendi mütevazı varlıkları ile karşılaşan şöhretsiz kadınlara odaklanıyor. Serginin farklı köşelerine yerleştirilen aynalar, tek bir kadının birkaç yüzünü yakalamaya çalışıyor. Kadınların tarihten kendi kendilerini sildikleri, adlarının üzerini bile bile karaladıkları da oluyor. Dolayısıyla ayna, bazen de eskiz aşamasında terk edilmiş eserleri ya da kariyerleri bir dev aynasına yansıtmaya ve onları büyütmeye yarıyor. "Ben-Sen-Onlar: Sanatçı Kadınların Yüzyılı" başlıklı sergisi 27 Mart'a kadar İstiklal Caddesi'nde yer alan Meşher'de ziyaret edilebilir.

DİJİTAL KARTVİZİTLERLE SÜRDÜRÜLEBİLİR OLUN
Geçtiğimiz günlerde başıma ilginç bir olay geldi. Sanatçı arkadaşım Cengiz Yatağan, kartvizitini QR kod gibi okuttu ve geçti. "Aaa, o ne Cengiz? Bu nasıl bir şey?" dediğimde ise "Artık çok kolay, kağıda ne gerek var!" dedi.
Tabii hemen araştırmaya koyuldum bu kartı, Voila'ymış adı, kişisel bilgilerinizi tek dokunuşla aktarıp, yüz yüze tanıştığınız insanların cihazlarında saniyeler içerisinde yer almanızı sağlıyormuş.

Üstelik kağıt kullanımını azalttığımızı düşünürsek müthiş bir sürdürülebilir adım atmış olabilirsiniz bu dijital kartla. Kartvizit turn-out maliyetlerinizi düşünün, hem çok daha sürdürülebilir hem daha hesaplı.
Şirketinize Voila kullandırarak 17 ağaç, 20.000 galon su, 4100 KWH enerji, 177 Kg. sera gazı tasarrufu yapabilirsiniz. Sahi ya, her şeyin dijitalleştiği bir dünyada neden hâlâ kartvizit basılıyor? Gezegeni korumak için evrensel bir çağrı olarak kabul edilen ve küresel hedefler olarak da bilinen Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'ne bir katkı da siz sağlayın.

TÜRKİYE'NİN EN HIZLISI BELLİ OLDU
Hayatta, kaçırdığım adrenalin etkinlikleri kadar hiçbir şeye üzülmüyorum. Galiba yine yetişemedim, olmadı. Türkiye'nin en büyük amatör karting şampiyonası olan Red Bull Kart Fight'tan bahsediyorum. 10 yıl aradan sonra hızlı bir dönüş yaptı bu yarış. TOSFED ortaklığında düzenlenen turnuvanın şampiyonu İstanbul'daki Tuzla Karting Park'ta belli oldu.

Türkiye'nin 15 şehrindeki 20 noktada düzenlenen elemeler sonunda finale katılmaya hak kazanan 20 genel, 20 üniversiteli katılımcı arasındaki heyecan dolu mücadele sonunda Emre Özcan Karademir 2021 Red Bull Kart Fight şampiyonu oldu. Büyük finalde Türkiye'nin en önemli motor sporları pilotlarından biri olan Red Bull sporcusu Ayhancan Güven de bir gösteri yarışı yaptı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA