Bülent Ersoy'un "Cenazeme kimse gelmesin, ben tek başıma giderim" sözü geçen hafta çok tartışıldı. Bazıları da Ersoy'u dine ve cenazeye saygısızlık yapmakla suçladı. Prof. Nihat Hatipoğlu ise pazar günü Atv'de yayınlanan Kur'an ve Sünnet programında Ersoy'un bu sözlerine ve tavrına tam destek verdi:
"Bülent Ersoy bunu durup dururken söylemedi. Ben Bülent Ersoy'u biliyorum. Tanışmışlığımız, selamlaştığımız da oldu. Kendisi dinine saygılı bir kişidir. İnkar niyetiyle de bunu söylemedi. Bunu vefasızlık adına söyledi. Hayattayken aradığı sorduğu, selamı, kelamı yok, öldükten sonra bu iş olmaz.
Bir de son dönemde cenazelerde yaşananlara dikkat çekmek için bunu söylemiş olabilir. Son dönemde ünlülerin cenazelerine sırf selfie çekmek için gelenler var. Adamın zaten acısı var, sen niye selfie çekiyorsun yahu? Tabuttaki adamın selfie'ye ihtiyacı yok, merhamete, duaya ihtiyacı var. 'Haydi çekil şuradan' da diyemiyor. Dilini temiz tutmaya çalışıyor. Saygı gerekir, edep ve adap gerekir. Cenazeye gelip gülüyorlar, konuşuyorlar. Cenazenin bir adabı, ölçüsü vardır. Bülent Ersoy da bunlara tepki gösterdi. Ben onu anlayabiliyorum. Hani Necip Fazıl diyor ya, 'Dört inanmış adam beni çeksin götürsün' diye. O nedenle bu tür tepkileri doğru anlamak lazım. Cenazeyi şova çevirmeyelim."
Bravo Yusuf Dikeç
Paris 2024'de kazandığı madalya kadar ikonik pozuyla da gündem yaratan milli atıcımız Yusuf Dikeç'in o pozu Azerbaycan Türkü ressam Hatai Abdullayev tarafından resmedildi.
Bunun üzerine Dikeç tabloyu sosyal sorumluluk kampanyasına dönüştürmek için harekete geçti. Başarılı ressam, söz konusu tabloyu Dikeç'e hediye etmek istediğini söylerken, Dikeç ise tabloya canlı yayında atış yapılmasını ve açık artırmadan elde edilecek gelirin depremzedelere bağışlanmasını teklif etti.
Dikeç'in, resminin bulunduğu tuvalde yer alan hedef bölümüne atış yaparak tabloyu imzalayacağı ve eserin depremzedelere bağışlanmak üzere açık artırmaya çıkacağı belirtildi.
Bravo Yusuf Dikeç... Bir kez daha tam isabet...
Mike ve Elvis geliyor
Benim gibi otomobil belgesellerine meraklı olanlar bu ikisinin kim olduğunu gayet iyi biliyor. 20 yıldır ekranlarda boy gösteren Tamirat Tadilat programının iki sunucusu Mike Brewer ve Marc "Elvis" Priestley, 24 Ekim'de Türkiye'ye gelecekler.
Programı takip edenler onların giriştiği dünya turunu yakından takip ediyor. Eski otomobilleri alıp onararak kâr eden ikili, İngiltere'den başladıkları dünya turu kapsamında tüm dünyayı dolaşarak sıradan bir araçla başladıkları alım satım maratonunu bir süper otomobile ulaşarak tamamlamayı hedefliyorlar.
Kahramanlarımın düzenleyeceği basın toplantısına katılıp, "Sizin Doğan görünümlü Şahin'den haberiniz var mı?" diye sormayı iple çekiyorum. Hayalim ise benim 1960 model Jeep Willys aracımı alıp, sevabına restore etmeleri...
Gaf'let kürsüsü
CHP'li Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ne dese beğenirsiniz? "Vizyona bakın, ikinci yüzyıl vizyonuna; tank, top, SIHA, İHA, vur, öldür, kahramanlık türküleri... Cumhuriyet bunun için kurulmadı."
Zap'tiye
Japonya'da şemsiye durağı... Yağmur yağınca ücretsiz kullanıyor, sonra bir başka durağa bırakıyorsunuz. Bizde sokakta şemsiye satanlar sağanak bastırınca fiyatını üçe katlıyorlar.
Ne demiş?
"Gooool!.. Erling Haaland... Manchester Üniversitesi güzel sanatlar fakültesi mezunu bu adam!" (BeIN Sports ekranlarından bir golcü güzellemesi)