Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Bu işin ‘ölçüsü’ iyice kaçtı

Elektronik posta kutuma düşen bilgilendirme notunu (!) görünce gözlerime inanamadım. Önce şaka ya da trolleme olduğunu düşündüm. Yok, değildi, gayet ciddilerdi.
Efendim, şarkıcı Tuğba Özerk, kusursuz fiziğiyle büyülemiş. Nerede ve nasıl mı? Plajda bikinisiyle yeni sahne çalışmaları için modacısına ölçü aldırırken.
Tuğba Özerk'e de, modacısı Gülistan Akkaya'ya da pek acıdım doğrusu. Belli ki Tuğba'nın evinin salonu ölçü aldıracak kadar bile büyük değil. Modacının atölyesi de... Yoksa niye Kıbrıs'taki bir plajda ölçü alsınlar ki?.. (!)



Sanırım bu kadar ironi yeterli. Gelelim acı gerçeğe:
Bu yaz şarkıcıları giyinik gören olmadı. Hadi plaj ve havuzlar neyse de, sahne için bile giyinme ihtiyacı duymadılar. Sosyal medyalarından kamuoyunu öyle detaylı bilgilendirdiler ki, kimin neresinde dövme, neresinde ben, neresinde doğum lekesi var öğrendik çok şükür.
Sesleri, şarkıları, sahne performansları mı? Kimin umurunda ki?..

Herkese Yıldız Tozu lazım
Mustafa Kutlu'nun aynı adlı kitabından beyazperdeye uyarlanan Yıldız Tozu filminin Turkuvaz Medya Center'da yapılan özel gösterimine ailecek gittik. İyi ki öyle yapmışız. Bize öyle iyi geldi ki... Ela'nın filmden sonra "Ben de kardeş istiyorum" diye tutturmasını saymazsak tabii...
Film gerçekten de "kardeş olmanın" sadece nüfus memurluklarındaki bir kayıt olmadığını masalsı bir anlatımla yüreklerimize akıtıyor. Bir de "yıldız" olmanın sadece sahnelere, sahalara ya da göklere tanınan bir ayrıcalık olmadığını. Zira herkes kendi göğünün yıldızı. Yeter ki onun kaymasına izin vermeyelim.



Yapımcı ve yönetmen Ahmet Sönmez, hikayeye fon olarak Erzincan Kemaliye'nin doğaüstü doğasını seçince film kendiliğinden bir masala dönüşmüş zaten. Mütevazı animasyon teknolojisi de biraz daha iyi olsaymış tadından yenmezmiş. Bir de filmin gerçek yıldızları iki küçük oyuncu öyle bir döktürmüş ki, aman aman...
Hafta sonu ailenizi de alıp çoluk çocuk bu filme gidin. Elinize bulaşacak yıldız tozu eminim sizin de ruhunuza iyi gelecek.

Göbek iyi bir sermayeymiş
Fotoğraftaki arkadaşın ismi Cengiz Yasin'miş. Tik Tok'la ilgim olmadığı için tanımıyorum. Meğer bu mecranın fenomeniymiş. 15 milyon takipçisi varmış. Dünya üzerinde onu tanımayan bir kaç kişiden biri olduğum için önce utandım. Sonra Cengiz kardeşin ne iş yaptığına baktım. Göbeğini oynatıyormuş. Hem de hemen herkesin yapabileceği şekilde...



Türkiye'de ve dışarıda gezdiği şehirlerde göbek atıp videolarını paylaşıyormuş. Dünyanın dört bir yanındaki ünlü oteller onu bedava ağırlamak için sıradaymış. Eh, 15 milyon takipçisi olduğuna göre sosyal medyadan elde ettiği gelir de en az 10 CEO maaşına denktir.
Sanırım sosyal medyanın yönlendirdiği yeni dünyada en aranılan özellik; vasıfsız ama tuhaf olmak...

Gaf kürsüsü
"Rahmetli Kemal Sunal'ın filminde 'Bul parayı, al karayı' sahneleri vardı..." (Neler Oluyor Hayatta programında Hakan Ural'ın sözleri) (Sevgili Nur Tuba bu tüyoyu intikam için kullanabilir)



Zap'tiye
Çarpık şehirleşme yüzünden minaredeki müezzine balkondan bir bardak su uzatabileceğiniz tek ülkede yaşıyorsunuz. Kıymetini bilin...

Ne demiş?
"Ulan bir daha sizinle konuşurken beynimi kullanmayacağım. Sırf eşitlik olsun diye..." (Atv'de yayınlanan Yalan Dolan filminde Baretta'nın -Çetin Altay- sözü)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA