Şu kasvetli günlerde ekrana bakarken yüzümü güldüren tek güzellik Türkçe Olimpiyatları'ydı.
Zaten bizde adettir. Hollandalı turiste 'Maraba' dedirttik mi, bizden mutlusu olmaz. Bu nedenle siyahi çocukların horon tepmesi, çekik gözlü bir afacanın uzun hava okuması bize festivallerin en güzelini yaşatır.
Türkçe bana göre dünyanın en güzel dillerinden biri. Herkes onu yabancı etkisinden arındırmaya çalışadursun, bana göre içinde barındırdığı çok renkli mozaik onun zenginliğidir. Dünyanın pek az ülkesinde 'imparatorluktan miras kalan' böylesine zengin bir dil vardır. Bu nedenle Türkçe'nin tanınıp, yaygınlaştırılması için çaba harcayan ve her yıl bunu Türkçe Olimpiyatları vesilesi ile taçlandıran herkese en samimi duygularımla şükranlarımı sunuyorum.
Ve bir de fantastik önerim olacak:
Acaba mükemmel Türkçe konuşan bu çocuklar hazır ülkemize gelmişken, en basit basın açıklamasında bile dili ayağına dolaşan, ne dediğini kimsenin anlayamadığı bizim 'ünlü sanatçılarımıza' hızlandırılmış bir dil kursu veremezler mi?