Ekranı bilgi yarışmalarının kaplamasına sevineyim mi, üzüleyim mi bilemiyorum.
Bir yandan insanların dizi bağımlılığından kurtarılıp genel kültüre özendirilmesi hoşuma gidiyor. Diğer yandan bilgi yarışmalarında ortaya çıkan manzara, eğitim sistemimizin ne denli revizyona muhtaç olduğunu gözler önüne serip umudumu kırıyor.
'EYVAH' DEDİRTİYOR
Stüdyo stresinin, yarışma heyecanının olumsuz etkisini bir yere kadar anlayışla karşılıyorum.
Ama bazen koca koca profesörlerin, lise öğretmenlerinin ve anlı şanlı üniversitelerin öğrenci ve mezunlarının içine düştükleri durum, ekran başındaki tüm sağduyu sahiplerine 'Eyvah' dedirtiyor.
Son olarak TRT'nin Cevap Soruda yarışmasında dört üniversite mezunundan üçü, Dışişleri Bakanımızın fotoğrafı gösterildiğinde ismini bilemedi. İçlerinden biri (Ülkü Hanım) daha sonra dedi ki, "Kendime kızıyorum. Dışişleri Bakanı sorusunda Davut Güloğlu'nun ismini bilemediğim için..."
'Dil sürçmesi' deyip geçmek istiyorum ama Kim Milyoner Olmak İster?, Eyvah Düşüyorum ve Güven Bana'daki yanıtları gördükçe, ülkemin geleceği adına karamsarlığa değil, 'dehşete' kapılıyorum.
Bir kere eğitim/öğretim sistemimizin tamamen 'ezbere' dayandırıldığı o denli açık ki... Yıllardır kafalara hep 'saman balyası' gereksiz bilgiler istiflenmiş. Üniversitede okuyan genç, sadece uzmanlık alanındaki teorik bilgilerle hayatını kazanabileceğine inandırılıyor. Onun dışındaki hiçbir bilgiye ihtiyaç duymuyor. Çünkü 'ek donanım' için özendirilmiyor, teşvik edilmiyor.
MOTORA BAĞLAMAK
Üniversitelinin gözü dünyaya kapalı. 'Vizyon' denildiğinde aklına sadece 'televizyon' geliyor. Benim gibi boş zamanında açıp, ansiklopedi okuyan nesil, 30 yıl öncede kaldı galiba.
Sanırım bunda internet teknolojisinin ve özellikle 'arama motorlarının' payı var. Gençler artık, bilgi haznelerini geliştirmek yerine, 'Boşveeer, nasıl olsa Google var, gerektiğinde bakarım' kolaycılığında... Aktüalite ile ilgilenen, gazete ve televizyon haberlerine dönüp bakan yok gibi. Günümüzün en büyük kültürel (!) aktivitesi internette sörf yapmaktan ibaret.
Ben YÖK'ün ve özel üniversitelerin yerinde olsam, ortak bir deklarasyonla televizyondaki bilgi yarışmalarının yasaklanmasını isterdim. Zira, yarışan üniversitelileri gördükçe, gençlerin 'üniversitelerin birer ilim irfan yuvası'olduğuna inancı kalmayacak!