Pazar günü bu köşede sormuştum ya, "GSM operatörü reklamından uçan medyum Sabri ve Esra Ceyhan'a telif ödendi mi?" diye, ödenmemiş! Ne yalan söyleyeyim, telif haklarının kevgire çevrildiği ülkemizde bu duruma hiç de şaşırmadım. Hele anlı şanlı köşe yazarları, Oscar adayı filmleri 'korsandan' izlerken... Uçan Medyum Sabri ise bu durumu internet üzerinden yayın yapan Dipnot TV'ye değerlendirmiş. İşte medyumun sözleri: "Şafak Sezer tıpkı benim gibi uçtu. Yeni seyrettim ben de reklamı, çok beğendim Şafak Sezer'i tebrik ederim çok güzel oynamış. Bu reklamdan telif ya da herhangi bir ücret almadım. Dava açsam kazanırım da işte para yok nasıl dava açalım? Millet benim uçtuğumu sanıyor ama kardeşim ben yapmıyorum ki? Yani isteyerek yaptığım bir olay değil. Aniden bir şeyler oluyor, yoksa nasıl olsun? Yurtdışından bir çok televizyondan çekime geldiler ama kimse para vermiyor. Röportaj yapıyorlar benle, diyorlar ki 'Televizyondaki gibi aynı şekilde uç...' Ben nasıl uçayım kardeşim? Ben yapmıyorum ki bunu, Allah yaptırıyor!" Ah be Sabri kardeşim, bu nasıl medyumluktur? İnsan, başına gelecekleri önceden görüp de şu görüntülerin telif haklarını bir notere tasdiklettirmez mi?