Ezel, bu sezon Show TV'nin yüzünü ağartacak yapımlardan. İlk iki haftada elde ettiği parlak reyting sonuçları bunun habercisi. Dizinin izlenmesinde "Kenan İmirzalıoğlu faktörünü" göz ardı etmemek lazım. Konuştuğum hanımların büyük çoğunluğu diziyi onun için izlediklerini itiraf ediyorlar. Ancak dizinin 1997 yılına yaptığı geri dönüşlerde "tarih sıçramaları" yaşanıyor. Örneğin; Boğaziçi Köprüsü'nün ışıklandırılmış hali gibi... Bir de benim hatırladığım, o yıllarda kumarhanelerin her köşesinde güvenlik kameraları vardı. Soyguncular, yüzleri açık bir halde kumarhaneden girip, güvenlik görevlisini öldürdüklerinde nasıl bu kameralara yakalanmadılar, anlayamadım doğrusu... Yanıt bulmakta güçlük çektiğim diğer sorulara gelince: Eyşan'ın oğlu, taş çatlasın 10 yaşında. Çocuk tek başına ahıra geliyor ve koca İngiliz aygırının bacağına bile gelmeyen o minicik boyuyla, nasıl oluyor da hayvanı eğerleyip, gezmeye çıkıyor? Ya onu arayan annesine ne demeli? Gecenin bir vakti, 12 santim topuklu ayakkabılarıyla dağ yollarında oğlunu arıyor. Yahu otel sahibinin eşi olarak golf arabaları dahil, tüm araç gereçler emrindeyken ve daha hızlı hareket etmek olasıyken niye kendine bunca eziyeti reva görürsün ki?