Terör, terör, terör...
21. yüzyılın en kahpe silahı...
"Tüfek icat oldu mertlik bozuldu" demişti Köroğlu.
Yeni dönemde aynı şeyi terör için söyleyebiliriz.
Terör icat oldu, mertlik bozuldu...
Fransa birkaç gün önce DAİŞ saldırılarından çekindiği için Türkiye'deki elçilik ve konsolosluklarını kapattı.
Ne yazık ki terör gelip onu kendi topraklarında vurdu.
84 kişi öldü, 100'den fazla kişi yaralandı.
Fransa, Paris terör saldırılarından sonra bir kez daha sarsıldı.
Sarsıcı, dehşet verici bir hadise bu elbette.
Fransız halkının başı sağolsun.
***
Terör hepimizin sorunu.
Bu vesileyle bir kere daha söylemek zorundayız.
Avrupalıların terörü "
ötekinin sorunu" olarak görmekten vazgeçmeleri gerekiyor.
Terör, küresel bir tehdit.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bundan bir hafta önce NATO zirvesinde dile getirdi.
Terörle mücadele küresel bir koordinasyon olmaksızın ve böylesi çifte standartlı bir tarzda sürdürülemez.
Bununla birlikte şunu da görmemiz gerekiyor.
Avrupa terörle dizayn ediliyor.
Bu terör saldırısı kime hizmet edecek?
Lafı eğip bükmeden söyleyelim, İslam düşmanlarına.
Aşırı sağ maskesi takan ırkçılara, faşistlere.
Alanlarını daha da büyütecekler.
Sesleri daha da gür çıkacak.
Güçlenecekler.
Müslümanları terörist olarak etiketlemeye devam edecekler.
***
Terör saldırısı duyulur duyulmaz bizdeki gayrı milli muhalefetin tıynetini bir kere daha görmüş olduk.
Daha önce defalarca şahit olduk.
Avrupa'da bir terör saldırısı olduğunda, insanlıklarını takınıp çıkıyorlar sosyal medyaya.
Timsah gözyaşları döküp, üzüntülerini bildiriyorlar.
Dakikasında o ülkenin kamu otoritesini hedefe koymuyor, kendi sığ ideolojilerinin propagandasını yapmak için bir fırsat olarak görmüyorlar.
Yayın yasaklarını güvenlik gerekçesiyle makul gösterip, saldırı görüntülerini paylaşanları kınıyorlar.
Hiçbiri Nice için "
Kanlı Kasaba" demeyecek.
"
Fransa Ortadoğululaşıyor", "
Fransa'da terör sıradanlaşıyor" diye yaygara koparmayacak.
Taziyelerini bildirecek, terörle mücadele gerekçesiyle yürürlükte olan olağanüstü hali eleştirmek akıllarından bile geçmeyecek.
Fakat hafızalarımız bu kadar canlıyken, İstanbul Atatürk Havalimanı saldırısının üzerinden daha 20 gün bile geçmemişken bu çifte standartlılık insanın asabını bozuyor.
Hele ki
Fransa'daki terör saldırısını Türkiye'yi itham etmek için kullananları görünce iyiden iyiye tepemin tası atıyor.
İşi gücü bırakıp "
Erdoğan Nice saldırısı üzerinden Avrupa'yı tehdit etti" diye başlıklar
atıyorlar.
"Yaşasın, Fransa Cumhurbaşkanı Hollande sonunda '
İslamcı terör' ifadesini kullandı" diye sevinç çığlıkları atıyorlar.
Mesele sadece terörü kınamak, teröristi telin etmek değil.
Hep beraber, dünyanın hangi bölgesinde olursa olsun teröre karşı tavır alalım.
Terörü telin edelim.
Fakat bunlar yetmez.
Bir de terörle mücadeleye gerçek anlamda destek vermek gerekir.
Terör Türkiye'de başgösterdiğinde bunu bir "
muhalefet fırsatı" olarak görüp terör örgütüne her tür propaganda desteği sağlarsanız olmaz.
Hele hele terör örgütleri arasında ayrım yapıp, DAİŞ yaptığında ortalığı ayağa kaldırıp PKK yaptığında kulağınızın üstüne yatarsanız hiç olmaz.