Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERHAN AFYONCU

Osmanlı döneminde verilen ilginç kurban fetvaları

Osmanlı döneminde şeyhülislamlara kurban kesmeyle ilgili akla hayale gelmeyecek sorular sorulurdu. Şeyhülislamlar ise gelenek ve kendi bilgileri çerçevesinde bıkıp usanmadan halkın sorularına kısa ve net cevaplar verirlerdi

Eskiden her şey ama hemen her şey müftülere ve şeyhülislamlara sorulup verecekleri fetvaya göre hareket edilirdi. Kanuni Sultan Süleyman'ın meşhur Şeyhülislâmı Ebussuud Efendi, bir gün sabah namazından ikindi namazına kadar, adamlarıyla birlikte ne kadar fetva yazdıklarını hesapladığında, ortaya 1413 rakamı çıkmıştı.
En ilginç fetva verme yöntemi Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde 23 yıl şeyhülislâmlık yapan Zenbilli Ali Efendi'ye aitti.
Şeyhülislâm Ali Efendi, fetva isteyenlerin sorularını yazdıkları kâğıtları koyabilmeleri için evinin penceresinden devamlı olarak zenbil denilen bir sepet sarkıtırdı. Soruları buraya koyanlar, cevaplarını da bu zenbilin içerisinden alırlardı.
Şeyhülislam bu alışkanlığından dolayı, halk tarafından "Zenbilli Müftü" olarak adlandırılmıştı.


20. yüzyılın başlarında törenle kurban kesimi.


TEMSİLİ İSİMLER KULLANILIRDI
Fetva bir meselenin dini-hukuki durumuna açıklık getirirdi. Müftülerin verdiği fetva bir bakıma, Kuran ve Peygamber'in sünnetinde yer alan dini bir hükmün açıklanması ve kapsamının belirlenmesidir. Fetva yetkili bir müftüden alınabileceği gibi Osmanlı İmparatorluğu'nda en büyük dini yetkili olan şeyhülislamdan da alınabilirdi.
Fetva almak için soru soran kişi durumu "mesele" adı altında ve kendi ismini vermeden yazılı olarak fetva makamına arz ederdi. Fetvalarda meselesi olan kişiler gerçek adlarıyla yer almayıp erkekler için Zeyd, Amr, Bekir, Halit, kadınlar içinse Hind, Zeynep gibi temsili isimler kullanılırdı.


Fetva örneği.

KURBANIN KAÇ AYAĞI BAĞLANIR?
Kanuni Sultan Süleyman ve oğlu İkinci Selim dönemlerinde 29 yıl şeyhülislamlık yapan Ebussuud Efendi'nin fetvalarından kurbanla ilgili olanlar şunlardır:
SORU: Kurban olunacak hayvan, kesilirken kaç ayağı bağlanıp hangi ayağının boşta kalması caiz olur.
CEVAP: Üç ayağı bağlanıp, arka ayağının sağı boş konup sol yanı üzerine yatırılır.
SORU: Zeyd Kurban Bayramı'nda, fakir komşusu Amr'a kurban parasını verse, üzerine lazım olan kurban vazifesini yapmış sayılır mı?
CEVAP: Caiz olmaz. Eğer kurban günleri geçerse ondan sonra caiz olur.
SORU: Zeyd'in Allah rızası için olmayıp, belki kötü niyetle ziyafet maksadıyla kestiği davar Allahu Teala Hazretleri'nin "Allah'tan başkası için kesilecek kurban helal olmaz" kelam-ı şerifine dahil olup haram olur mu?
CEVAP: Hayvanı, arkadaşı Amr'a hürmeten boğazlamış olur.
SORU: Gayrimüslimler, eskiden kurban edegelmişler iken, bazı Müslümanlar bunu engelleyebilir mi?
CEVAP: Kâfirin kurbanı, hayvan leşidir. Hâkimin engelleme hakkı vardır.


Ebussuud Efendi


BAŞKA LİSANLA KESİLEN HAYVAN
7 Mayıs 1718 tarihinde şeyhülislam tayin edilen ve bu görevi 12 yıl 4 ay yapan Yenişehirli Abdullah Efendi'nin kurbanla ilgili fetvaları şunlardır:
SORU: Müslüman ya da ehl-i kitap olan Zeyd, Arapça'dan başka Türkçe yahut Kıbtî lisanı üzere Allah'ı anarak koyun kurban etse bu koyunun yenmesi helal olur mu?
CEVAP: Olur.
SORU: Ehl-i kitap olmayıp Mecusi olan Zeyd'in kestiği kurban helal olur mu?
CEVAP: Olmaz.


Beyazıt'ta kurban pazarlığı.


ÖLÜ İÇİN KESİLEN KURBANIN ETİ YENİR Mİ?
1736-1745 yılları arasında şeyhülislamlık yapan Feyzullahefendizâde Seyyid Mustafa Efendi de kurbanla ilgili şu fetvaları verdi:
SORU: Zeyd kendi malından bir kurban satın alıp bir ölü için Kurban Bayramı'nda kurban etse Zeyd'in o kurbanın etinden yemesi ve başkalarına vermesi caiz midir?
CEVAP: Olur.
1758-1759 yılları arasında yaklaşık bir buçuk sene şeyhülislamlık yapan Mehmed Salih Efendi de kurbanla ilgili şu fetvayı verdi:
SORU: Kurban edilecek hayvan için "Bismillahi Allahu Ekber" denilmesi müstehap (Dinen emredilmediği hâlde yapıldığında sevap kazandıran davranış) olur mu?
CEVAP: Olur.

BAYRAM GÜNÜNÜN TESPİT EDİLMESİ
Bayramlar, Müslümanların Medine'ye hicretinden sonra 624'te başlamıştı. Ramazan Bayramı 3, Kurban Bayramı ise 4 gündü. Osmanlı İmparatorluğu zamanında Ramazan Bayramı'na "Iyd-i Said-i Fıtr", Kurban Bayramı'na ise "Iyd-i Said-i Adha" denirdi. Osmanlı İmparatorluğu'nda Kurban Bayramı'nın başlangıcını tespit için zilhicce ayının girdiğinin işareti olarak hilalin görülmesi beklenirdi. Zilhicce ayının birinci gününün tespitiyle arife ve bayram günü belli olurdu. Kurban Bayramı, zilhicce ayının 10'unda başlardı.
Kurban Bayramı'nın ne zaman olduğunu belirlemek, İstanbul Kadısı'nın göreviydi. Kadı bayramın ne zaman olacağını tespit ettikten sonra saraya bildirir, padişahın onayı alındıktan sonra bayram günü halka ilan edilirdi.
Ramazanın başlangıcını, bitişini, Kadir Gecesi'ni ve Kurban Bayramı'nın ne zaman olduğunu belirlemek İstanbul Kadısı'nın görevleri arasındaydı. Kadı bu günleri tespit ettikten sonra saraya bildirir, daha sonra da halka ilan edilirdi. Saraya bu günleri bildiren İstanbul kadısı yüklü bir miktarda bahşiş alırdı.


NOT: Haftaya izinli olduğum için yazı yazmayacağım. Bütün okuyucularıma aileleriyle birlikte hayırlı bayramlar dilerim.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA