Cumhurbaşkanı Erdoğan İzmir, Van ve AK Parti Grup konuşmalarında seçimler, adaylık ve muhalefet üzerine çok etkili ve net bir kampanyaya başladı. "2023 seçimleri için geri sayım başladı" diyerek bu kampanyasının sahada yeni söylemlerle devam edeceğinin işaretini verdi. Erdoğan kendi adaylığını açıkladığı gibi CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu "Aday mısın, değil misin?" ve 6'lı masayı da "Nerede adayınız?" sorularıyla hedefine oturttu. Erdoğan'ın uzun süredir muhalefetin adayını konuşmadığını biliyoruz. Halbuki geçtiğimiz 2 yılı muhalefet erken seçim ve aday adaylarını konuşarak ve konuşturarak geçirdi. Bunun muhalefete gündem belirlemede katkısının olduğu bile söylenebilir. Şimdi Erdoğan'ın doğrudan Kılıçdaroğlu'nu ve 6'lı masayı hedef alması yeni bir durum. CHP'lilere sorarsanız Cumhur İttifakı oyuna gelerek "CHP'nin istediği zamanda adayını açıkladı, kendileri istedikleri zaman açıklayacaklar." Halbuki Erdoğan, hem muhalefetin öne çıkan ismi Kılıçdaroğlu'nu hem de 6'lı masanın yıpratılmamak için bekletilen olası adayını sorgulamaya başladı bile: "Bu nasıl aday ki ismi gündeme gelir gelmez, millet tanıdıkça yıpranıyor? Bu nasıl aday ki zaman geçtikçe itibar ve zemin kaybediyor?"
***
Muhalefet "adayını açıkla" çağrısına olumlu cevap vermeyi Erdoğan'ın oyununa gelmek olarak görüyor. Halbuki Erdoğan'ın "aday" sorgulaması açıklasalar da açıklamasalar da 6'lı masayı zora sokacak. Aday Kılıçdaroğlu olursa zaten yıpranmış olacak. CHP'nin belediye başkanları, muhalefet çevrelerindeki rekabet sebebiyle eleştirinin odağında. İmamoğlu hırsıyla kendisini CHP çevrelerinde tüketti. Yavaş'ın yoğun seçim kampanyasında ülkenin meselelerini çözecek bir isim olarak kendisini konumlandırabilmesi çok zor. Halen konuşulan isimlerden farklı biri olursa kendisini seçmene tanıtma vakti sınırlı olacak. Ayrıca, Kılıçdaroğlu haricindeki isimler 6'lı masanın vesayeti ile gelen "etkisiz, yönetemeyecek ve kukla aday" olarak etiketlenecek. Uzun bir seçim kampanyası dönemi başladı. 2023 seçimleri adayını belirlemeyi son döneme bırakabileceğin yerel yönetimler seçimine benzemiyor. Muhalefet asıl adayını açıklamayarak Erdoğan'ın oyununa geliyor olmasın? Erdoğan'ın mevcut oyunu bozma ve yeni oyun kurma kapasitesini muhalefetin hâlâ yeteri ölçüde anlamamış olması ilginç.
***
CHP VE 6'LI MASAYA SORULAR
2023 seçimleri "soruların, karşı soruların ve cevapların seçimi" olacak. Türkiye'nin "milli çıkarları", "milli kimlik" ve "ülkeyi yeni yüzyıla kimin taşıyabileceği" konuları etrafında kıyasıya bir söylem kavgasına tanık olacağız. Erdoğan'ın Kılıçdaroğlu'na dış politika, güvenlik, savunma ve bunların iç siyaset yansımaları hakkındaki 10 sorusu buna bir örnekti. CHP'ye ve ülkemizin kritik meselelerinde ortak bir politika oluşturamayan 6'lı masaya yöneltilebilecek bazı temel sorular şunlar:
1- Doğu Akdeniz'deki yetki alanlarımızın savunulmasında Libya'nın stratejik bir önemi var. 6'lı masadaki diğer partiler, her fırsatta "Libya'da ne işimiz var" vurgusu yapan CHP gibi mi düşünüyor?
2- Adaların silahlandırılması konusunda uluslararası hukuk çiğneniyor. CHP'deki bazı isimler ise Yunanistan'a destek veren açıklamalar yapıyor. CHP ve 6'lı masanın bu konudaki politikası nedir?
3- Türkiye'nin desteği ile Karabağ tekrar Azerbaycan'ın oldu. Halbuki Ünal Çeviköz o dönemde "Türkiye Azerbaycan'a cihatçı gönderiyor" diyerek Ermenistan'ın yalanlarına hizmet etti. Bu konuda 6'lı masa ne düşünüyor?
4- Türkiye'ye her fırsatta askeri ambargo uygulayan ve terör örgütlerinin adeta sığınağı haline gelen İsveç ve Finlandiya'ya NATO üyeliği konusunda veto hakkımızı kullanıyoruz. Ancak CHP'den İsveç'in tezlerine hizmet eden açıklamalar yapılıyor. CHP ve 6'lı masanın bu konuda bir görüşü var mı?
5- Türkiye başta SİHA'lar olmak üzere savunma sanayisinin birçok alanında büyük bir sıçrama gerçekleştirdi. CHP ve 6'lı masa ülkemizin savunma sanayisi alanındaki başarıları ile ilgili ne düşünüyor?
6- ABD, Suriye'nin kuzeyinde PKK'nın kolu YPG ile birlikte hareket etmekten vazgeçmiş değil. CHP ise sınır ötesi operasyonları kapsayan tezkereye 'hayır' oyu vererek duruşunu ortaya koydu. 6'lı masa buna ne diyor? Daha önemlisi, "Suriye'de ne işimiz var" diyen CHP, iktidara gelirse YPG ile birlikte mi hareket edecek?
7- KHK'lıları görevlerini iade edeceğini belirten Kılıçdaroğlu, yurtdışında Türkiye düşmanlığı faaliyeti yürüten FETÖ tehlikesinin farkında değil mi?