Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YAVUZ DONAT

İki akil adam

Cemil Çiçek, Köksal Toptan... İkisi de saçlarını siyasette ağartanlardan.
Gençlik yıllarından bu yana siyasetin içindeler.
Milletvekilliği... Bakanlık... Meclis Başkanlığı.
Darbeleri de gördüler, muhtıraları da.
Çizgilerinde kırıklık yok... Geçmişleri kendilerine kefil... Onları, demokrasi dışı yollarda gören olmadı.
Dün... İkisiyle de sohbet ettik.
Sözleşmiş gibi aynı sözleri söylediler:
- Ayıplıyoruz... Kınıyoruz.

***


Anket... Sıcağı sıcağına
Pazartesi... Yaşar Önel ile Ankara turu...
Öğleye kadar.
Ulus... Anafartalar... Denizciler Caddesi... Hamamönü... Cebeci...
Kızılay... Kavaklıdere... Çankaya.
Anket... Konu malum... "Bildiri." 1. Konuşan çok.
2. Savunan ise yok.
3. Ama... Fakat... Lakin diyerek top çeviren... Bildiriye sevinen ama bunu yüksek sesle söyleyemeyen... Evet, böyle bir kesim var... Her zaman olduğu gibi... Demokrasiden söz eden ama demokrasiyi içlerine sindiremeyenler.

***


Cemil Çiçek
27 Nisan 2007'de, gece saat 23.20'de verilen e-muhtıraya cevap veren Başbakan Yardımcısı.
15 Temmuz 2016, darbe girişimine ilk tepki gösterenlerden.
104 amiral bildirisinden haberdar olunca da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı aradı...
"Yapacağımız bir şey var mı?" diye sordu.
Tecrübeli siyasetçi dedi ki:
Şeytan yapacak iş bulamayınca, külü eşelermiş.
Bildiri... Aynen böyle.
Sorunlu ve sorumsuzca bir açıklama.

***


Bir... İki... Üç
Cemil Çiçek'ten... Madde madde:
1. Bildirinin yayınlandığı saat...
Gece yarısı... Akla eski, kötü alışkanlıkları getiriyor.
2. Bildirinin yayınlandığı internet sitesi.
3. Üslubu... Bu kadar üst düzey görev yapmış, amiralliğe kadar yükselmiş kurmay subaylara bu üslup yakışıyor mu?

***


Köksal Toptan
Selam-sabah, hatır sorduk... Ve henüz bir şey söylemeden... Köksal Bey, "Bildiri" diye konuşmaya başladı... Öfkeliydi:
Ne yapılmak isteniyor?
Darbe özleniyorsa... Bu ülke darbenin her çeşidini gördü.
Hepsinde de... Darbeciler kaybettiler... Halkın nefretini kazandılar.
Darbeler bu ülkeye ne getirdi? Ne yararı oldu?
12 Eylül'ü yapanlar, yıllar sonra yargılandılar... Rütbeleri söküldü.
Bunlardan ders alınmıyor mu?

***


Üslup
Köksal Toptan'ı dinlemeye devam:
- Konuşan Türkiye istiyoruz... Fikir özgürlüğünü savunuyoruz... Elbette herkes düşüncesini söyleyecek... Yanlışlar tabii ki eleştirilir... Ama eleştirinin de bir üslubu olur? Darbe çağrışımlı üslup olur mu? Atatürkçülük, böyle bir üslubu hoş görür mü?

***


Ortak söylem
Cemil Çiçek ve Köksal Toptan ile ayrı ayrı konuştuk... Fakat... Bazı sözleri sanki fotokopi gibi. Örneğin:
Türkiye zor bir süreçten geçiyor.
Etrafımız ateş çemberi.
Türk Silahlı Kuvvetleri, Akdeniz'de, Kuzey Irak'ta, Suriye'de, Kafkaslar'da, Balkanlar'da, Karadeniz'de büyük bir mücadele veriyor.
Böyle bir dönemde, bu şekilde bildiri yayınlamak kime, ne katkı sağlayacak?

***


Eğitim
Cemil Çiçek'in bir sözünü paylaşmalıyız:
- Geçmişte de buna benzer şeyler oldu... Bildiriler yayınlandı... Dönem dönem böyle yanlışlara düşülmesi, kurmaylık eğitiminin yeni baştan düşünülmesini gerektiriyor.

***


Gaz verenler
Köksal Toptan... 12 Eylül darbesinden önce milletvekiliydi... Devlet bakanıydı.
"Gaz verenler olayını" çok iyi biliyor.
"Gaz konusu" açılınca... Toptan dedi ki:
Geçmişte... Genelkurmay'ın kapısında sıraya girenleri çok gördük.
İçlerinde... Ne kadar acıdır ki... Bazı siyasetçiler de vardı.
Darbecilere mektup yazanlar... "Daha ne bekliyorsunuz?" diyerek darbeye davetiye çıkaranlar... Bunlar unutulmadı.
İyi de, 12 Eylül bu ülkeye ne kazandırdı? Darbeler, Türkiye'yi 50 yıl geriye götürdü.

***


TSK yıpranıyor
Sokakta... Çok kişiden şu sözleri dinledik:
- Şanlı ordu yıpratılmamalı... Kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri yara almamalı. Cemil Çiçek'le sohbet ederken de... "Benzer sözler" duyduk:
Bu tür bildiriler devlet yönetiminde karışıklığa, toplum hayatında endişeye neden oluyor.
En başta da gözbebeğimiz Türk Silahlı Kuvvetleri'ni sıkıntıya sokuyor... Yıpratıyor.
Sonunda vatandaş, hükümet ve asker arasında bir gerilim doğuyor.
Tabii... Türkiye'nin imajı açısından da büyük sorun.
Sabıkalı bir gelenek... Türkiye'nin, bu nedenle ağız tadıyla Cumhurbaşkanı seçemediği dönemleri yaşadık.
Bu gerçekleri en iyi bilmesi, analiz etmesi gereken kesimlerden biri de askerliği meslek olarak seçmiş ve belirli rütbelere gelmiş olanlar.

***


Ramazan duası
Önümüz ramazan... Mübarek ay... Oruç tutulacak...
Eller, dua için semaya kalkacak.
Dün... Köksal Toptan'a... Şaka ile karışık... Dedik ki:
- Bunlar için de dua edelim... Darbe sevenler için... Onların bildirisine sevinenler için... Cenab-ı Hak hepsine akıl fikir ihsan eylesin.
Köksal Bey güldü:
- Âmiiin... Âmin...

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA