Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YAVUZ DONAT

Keçiören’de korona teftişi

Nüfus 940 bin... Türkiye'nin en kalabalık üç ilçesinden biri... Diğer ikisi Esenyurt ile Çankaya.
Perşembe... Saat 10.00-13.00 arasında Keçiören'deydik.
Çarşı-pazar... Cadde-sokak... Kadınerkek... Yaşlı-genç... Herkes "Maskeli, mesafeli... Temizlik tam puan."

Ama... Ankara'nın diğer yerleri gibi, Keçiören'in de korona rengi, "Kırmızı." Neden?
Belediye Başkanı Turgut Altınok, "İki önemli neden var" dedi:
1. Toplu taşıma araçları... Görüyorsunuz... Tıklım tıklım.
2. Ev buluşmaları... Kadınların geleneksel, "gün" toplantıları... Eskiden "altın günü" yaparlardı... Şimdi altın yok, "gün alışkanlığı" ise devam ediyor.

***


Osmanlı Halk Pazarı
Esnaf maskeli... Müşteri de öyle... Ancak... "Çarşı" oldukça tenha.
Esnaftan... Koronayı atlatan var... Abdullah Haksever, Hamit Özsoy gibi.

Koronadan karantina olan da var... Şu anda iki kişi. Ürün çeşidi zengin... Fiyatlar makul... İyi de, müşteri nerede?
Saat 11.30... Esnaftan Hakan Taşdemir dedi ki:
- Allah şahidimdir... Şu ana kadar siftah etmedim.

***


Ortak yakınma: Haksız rekabet
Osmanlı Halk Pazarı'nda 253 işyeri var.
En çok dinlediğimiz yakınma... "Cumartesi, pazar sokağa çıkma yasağı."
Hakan Taşdemir... Dedi ki:

Korona öncesi... Her gün... Her dükkâna ortalama 200 müşteri gelirdi... Hafta sonları bu sayı 3'e katlanırdı.
Salgın döneminde müşteri sayısı yüzde 20'ye düştü...
Hafta sonu 3-5 kuruş kazanıyorduk. Şimdi sokağa çıkma yasağı, kısıtlama... Sıfır müşteri.
Ama... Hafta sonları zincir marketler açık... Ürünlerimiz orada da satılıyor... Çamaşır, çorap, ayakkabı, terlik... Aklınıza ne gelirse.
Haksız rekabet... Marketler, kazancını katlıyor, daha da büyüyor... Ayrıca müşteri marketten alışverişe alışıyor... Oralarda virüs yok mu?

***


Destek
Hamit Özsoy... Osmanlı Pazarı'nın eski başkanı... Esnafın "taleplerini" söyledi:
Yöneticilerimizi bekliyoruz... Gelsinler... Dertlerimizi dinlesinler.
Temel masraflar, pandemi döneminde arttı... Para kazanmayı geçtik... Ayakta kalmak için zararına satış yapıyoruz. Maddi-manevi destek bekliyoruz.

***


Taziye çadırı
Cenaze namazı... Mezarlıkta defin... Kalabalık yok... Herkes maskeli.
Sonra... Cenaze sahiplerinden biri... Belediye Başkanı Turgut Altınok'a yaklaşıyor:
- Başkanım... Bize çadır lazım... Üç gün... Eş dost, hısım akraba, hemşeriler... Taziyeye gelecekler.
Turgut Altınok, "Korona" diyor... "Yasak" diyor... "Tehlikeli" diyor... Ama dinleyen kim?
Cenaze sahibi alınıyor... Söylene söylene gidiyor.

***


Cenaze yemeği
Keçiören yoğun göç alan ilçelerden... Yozgat, Çankırı, Çorum, Kırıkkale'den. Aile bağları, hemşericilik güçlü.
Cenazeden sonra evde yemek var... Belediye Başkanı Turgut Altınok da davetli.
Sonra... Altınok'tan dinliyoruz:
Akşam gittim... Apartman kapısından başsağlığı diledim.
Toplu yemeğin iptal edilmesini rica ettim.
Ama derdimi anlatamadım.
Yemeğe katılanların çoğu koronaya yakalandı... İçlerinden biri de... Allah, rahmet eylesin.

***


Sağlık turizmi
Çarşı-pazar gezmesine, "çay molası." Özel Keçiören Hastanesi'ndeyiz.
"Yabancılar" dikkatimizi çekiyor... Hastalar... Refakatçileri.
Irak, Suriye, Somali, Cibuti, Sudan, Azerbaycan'dan gelen çok.
1. En çok... Ameliyata gelen var.
2. Bir hastanın yanında en az iki refakatçi mevcut.
Korona... Turizmi etkiledi ama... "Sağlık turizmi" maşallah, iyi.

***


'Teravih sünnet, sağlığı korumak farz'
Önümüz ramazan... İftardan sonra teravih namazı... Belediye Başkanı Turgut Altınok dedi ki:
Teravih namazları koronayı artıracak... Adım kadar eminim.
Teravih namazı sünnettir... Ama sağlığı korumak da farzdır.
Diyanet... Bu konuda mutlaka bir çözüm üretmeli.
Aynı konuyu... Sanki sözleşmişler gibi Dr. Ramazan Aydın açtı... Benzer uyarıları yaptı:
- Yüce Peygamberimiz teravih namazını evinde kılardı... Camide toplu teravih, koronayı tetikleyecek... Çok endişeliyim.

***


Yaman çelişki
Gezdik... Gördük... Döndük... Son izlenimler... Son notlar...
İnsanoğlu... Hem ölümden korkuyor hem de ölüme davetiye çıkarıyor.
Turgut Altınok, nikâh kıyıyor... Gelin, damat, iki şahit... Anne ve babalar... Kalabalık çok az.
Ama... Daha sonra... Evde kutlama... Pastalar... Yemekler... Gelip gidenin haddi hesabı yok.
Başkan Altınok... Bize soruyor:
- Kendinizi benim yerime koyun... Bu manzara karşısında ne dersiniz?
Ne diyeceğiz?
"Allah" deriz.

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA