Meclis... Yeni yasama yılının başlaması... Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması... Adalet reformu... Değişim programı... Yeni parti hazırlıkları... Diyarbakırlı annelerin gözyaşları... IMF tartışmaları... "Gündem yoğun."
Bugün... Bir başka gündeme bakalım. Halkın içine dalalım.
Ankara'nın metropol ilçesi, 500 bin nüfuslu Sincan'a uzanalım.
Nüfusun yarısı "Ankaralı."
Diğer yarısı... Çorumlu... Yozgatlı... Kırşehirli... Kırıkkaleli... Karslı... Ardahanlı.
Örneğin... Malazgirt Mahallesi "Çorumlu ağırlıklı."
Çoğlu Mahallesi... "Mardinli dolu."
Ulubatlı Hasan Mahallesi... "Karslı... Ardahanlı."
***
Domates
Yenikent... Sincan'ın bir semti... 10 yıl önce nüfusu "15 bindi."
Hızlı büyüdü... Bugün "90 bini geçti."
Yenikent'te... SABAH Gazetesi Ankara eki Yayın Yönetmeni Osman Altınışık ile birlikte "Pazara" gittik... "Mahalle pazarı... Köylü pazarı... Yan yana."
Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan da yanımızdaydı.
Esnafın çoğu... Karslı... Ardahanlı.
-Domates kaç lira?
Pazarcı "Etiketi" gösterdi:
-1 kilosu 1 lira... 5 kilosu 5 lira... Seçmek serbest... Poşet de hediyemiz.
***
Kavun pazarı
Kavun pazarına uğramamızı Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan istedi:
-Yenikent'in kavunu meşhurdur... Esnafla da sohbet edersiniz.
-Hayırlı işler... Kavun kaça?
-Bin lira... Hemen keseyim, tadına bakın.
-Yanlış mı duydum?... Bir lira mı dediniz, bin lira mı?
-Doğru duydunuz... Bir kamyon kavun bin lira.
-Koskoca kamyon... Kaç ton?
-Beş ton... Tadına bakmadan almayın.
-Yani... Bir kamyon dolusu kavun... Beş ton kavun... Bin lira... Doğru mu anladım?
-Evet... Yemeden giderseniz gönül koyarız.
***
Esnafın sesi
Pazarda domates, biber, salatalık, soğan, patates, marul, üzüm, elma çok.
Fiyatlar ucuz.
Esnaf "Temiz, saygılı... Güler yüzlü."
-Ey pazarcı esnafı... İşler nasıl?
Biri "Allah bin bereket versin" diyor.
Diğeri... "Her şeyin başı huzur... Yeter ki memlekette huzur olsun."
Üçüncüsü... "İşler kırık... Piyasada yeni yeni kıpırdama başladı."
***
Bir Türkiye gerçeği
Pazarda... Kadının biri... Belediye Başkanı Murat Ercan'a yaklaşıyor:
-Oğlum meslek lisesini bitirdi... İşsiz... Ne olur onu belediyeye alın.
Sincan'ın etrafı "Organize Sanayi Bölgesi" dolu.
Birinci organize... Anadolu organize... Başkent organize... Sadece Birinci Organize Sanayi Bölgesi'nde "40 bin kişi" çalışıyor.
Ve... Bütün OSB'lerde "Eleman aranıyor."
Fakat... Oğluna iş isteyen kadın "İlle de belediye" diyor.
Belediye... Sabah dokuz, akşam beş... Cumartesi pazar tatil... Masa başı iş.
***
Kıraathane
Türkiye'de ilk "Kıraathane" Sincan'da açılmıştı... Şimdi "Üçü bulmuş."
Kütüphane... Bilgisayar... Ders çalışma salonu... Çay... Kek. Beğendik... Başka yerlerde de açılmalı... İllerde... İlçelerde.
Halka dokunmak
Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan'ın "Rutinine" göz attı.
Salı... Sabah... Esnafla kahvaltı.
Çarşamba... Akşam... Mahalle toplantısı... Her hafta başka mahallede.
Cuma... Sabah... Esnafla kahvaltı.
Cuma... Öğleden sonra... Halk günü... Açık kapı... İsteyen gelsin.
Budur... Halktan kopmayacaksın... Halka dokunacaksın.
Etiket
Sincan'a veda... Gazeteye dönüyoruz... Yolumuzun üzerinde bir "Süpermarket" var... Osman Altınışık "Girelim" diyor:
-Fiyat etiketlerine bakalım... Arada fark var mı?
Süpermarkete girmemizle çıkmamız bir oluyor.
Zira... Domates etiketlerini görünce, diğer etiketlere bakmaya gerek duymuyoruz.
Etiketlerdeki rakamlar "İnanılır gibi değil."
Osman Altınışık "Pazar ve süpermarket etiketlerinin fotoğraflarını yan yana gazeteye basmak gerekli" diye konuşuyor:
-Zira fotoğraflar olmazsa kimse inanmaz.
Sahi... Sincan pazarında bir liraya satılan domates, Çankaya'da nasıl "Uçuşa geçiveriyor?"
Bilen parmağını kaldırsın?