Hatırlayanlarınız var mı bilmiyorum. Denizli'deki FETÖ soruşturmaları kapsamında el konulan Aynes Gıda'yla ilgili daha önce birkaç yazı yazdım. FETÖ'ye kaynak aktaran, örgütün şifreli haberleşme sistemi ByLock'u kullanan, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın çalışma ofisine böcek koyan TÜBİTAK'çıları işe alan Aynes Gıda, bir dönem FETÖ'nün en önemli finansörlerindendi. Yönetimi 15 Temmuz'daki hain darbe girişimi sonrasında Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredildi.
O dönemden sonra da şirketin bilgisayar kayıtları, e-postaları, faturaları didik didik incelendi.
Öğrendiğime göre, öyle ilginç bulgulara rastlanmış ki...
Hatta bu belge ve bilgiler 20 Aralık'ta yapılacak müsadere davası duruşmasında gündeme gelecek bilirkişi raporuna detaylarıyla girmiş...
Hani şeytana papucunu ters giydirmişler derler ya o hesap... Şirketin eski sahipleri şeytanın aklına gelmeyecek yollara başvurarak örgüte finansman sağlamışlar.
Şöyle anlatayım... Fabrikadaki üretim tesislerinde kullanılan çelik konstrüksiyon ile demirin miktarı ve değeri üzerinden katakulli çevrilmiş. Yapılan ödeme 44.5 milyon TL olarak görülüyor. Halbuki, bu değerde bir mal alımı yok. Demir alımı için harcanan gerçek bedel 4.1 milyon TL... Yani yaklaşık 40.5 milyon TL'lik para buharlaşıyor...
Para nereye mi gidiyor?
Örgütle bağlantılı olduğuna dair güçlü deliller olan Niğde'deki Ilıkkanlar İnşaat ve Malzeme diye bir firmaya aktarılıyor.
Sıkı durun...
Bu firma da 15 Temmuz'daki hain darbe girişiminin gerçekleştiği ay bir anda ortadan kayboluyor. Anlayacağınız, tası tarağı topluyor. Vergi dairesince terkin ediliyor.
Nasıl taktik ama...
Aynes Gıda'da ele geçen bulgular bununla da sınırlı değil... Aramalarda el konulan logo programı ve çifte kayıt sisteminden bahsediliyor. Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'nın bu konuda inceleme yaptığını biliyorum. El konulan bazı araçlarda ByLock sunucusuna ait olduğu bilinen IP adresleri ile bağlantıların tespit edildiğini de...
Anlayacağınız, bu rapor çok su kaldırır...