Seçim bitti ama tartışması bitmedi. Belli ki, muhalefette koltuk kavgası nihayetlenmeden, iktidarda da yeni yönetim modeli uygulamaları görülmeden hareketli günler sona ermeyecek.
Umarım, bu süreç uzun sürmez.
Zira, siyasi partilerin 9 ay sonra yapılacak yerel seçimleri göz önünde bulundurup şapkasını önüne alması ve hatalarından ders çıkarması gerekiyor. Ben izninizle hem iktidara hem de muhalefete naçizane birkaç tavsiyede bulunmak istiyorum.
Hani, Muharrem İnce 24 Haziran gecesinde seçim sonuçları açıklandıktan sonra "Adam kazandı" dedi ya... Oradan yola çıkarak CHP'lilere "adam" olmanın inceliklerini anlatayım.
1. Kural: Her seçimde uyguladığınız ama tutmayan matematik hesaplarını bırakın. "Falanca partiye verirsek AK Parti oy kaybeder, ortak aday bulursak yeneriz, ikinci tura getirebilirsek bu iş biter" safsatalarına kapılmayın.
Partinizi kimsenin arka bahçesine çevirmeyin.
Siyasette matematik hesabı sandıktan döner.
2. Kural:
Atatürk mirasyediciliğini bırakın.
Öteki mahallenin de ülkenin sahibi olduğu gerçeğini aklınızın bir köşesinde hep saklayın.
Size göre, makarna yeseler de, ayakları koksa da, dağdaki çoban olsalar da kimseyi aşağılamayın. Dindar kesimin varlığını yok sayanlarınıza kendiniz karşı çıkın. Egoyu bırakıp, empati kurun.
3. Kural: Parti içindeki mezhepçilik sorununu çözün. Çözün ki, CHP artık sadece Alevi örgütü gibi algılanmasın.
Böylece, hem seçimlerde başarısız olan genel başkanı değiştirme şansını yakalayın hem de parti içinde 'liyakat' sistemine geçmiş olun. Bir de orta sınıf beyaz Türkler'e parti örgütlerinde yer verin.