Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) finansörü şirketlere el konulmasının ihracatı etkilemeyeceğini söyleyen İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçılar Birliği (İTHİB) Başkanı İsmail Gülle, "İş dünyasında düşenin yeri hemen dolar. Onun ihracatını başkası üstlenir. FETÖ şirketlerine tedarik sağlayan firmalar vardı. Onlar için mal üreten firmalar da TMSF sürecinde bir an önce satılırsa ya da kayyumlar tarafından işletilirlerse sorun olmaz. Ticaretin durmaması gerekiyor" dedi.
ŞİRKETİN KABAHATİ YOK
FETÖ örgütüne mensup bazı şirketlerin mallarını paraya çevirip kaçtığını, kalanların da gözaltına alınmaya başladığını hatırlatan Gülle, "Şirketlerin kabahati yok. Suçlu patronsa faturayı şirkete kesmemek gerek. Hükümetin buna dikkat ediyor olması sevindirici" diye konuştu.
'MÜCADELE ETTİM'
Birlik içinde FETÖ örgütüne mensup kimsenin barınamayacağını anlatan Gülle, 17-25 Aralık'tan sonra gerçekleşen İTHİB seçimlerine işaret etti. O dönemde şu anda FETÖ'ye destek sağladığı gerekçesiyle tutuklanan Hazım Sesli'nin kendisine karşı aday olarak çıkarıldığını hatırlatan Gülle, şöyle konuştu: "Biz birlik olarak özeliz. Mücadeleyi 6 sene önce verdik. Belki de bu yapının seçim kaybettiği tek kurumuz. Göğsümüzde istiklal madalyası gibi madalya var. Bu kaleyi savunmak için çok mücadele ettik. İTHİB'i devirselerdi durum farklı yerlere gidebilirdi. Başka birliklere de sirayet etmeye çalışırlardı. Böyle bir süreç yaşadığımız için aramıza da FETÖ'cüler giremedi."
MİMLİ OLMAKTAN KURTULDUK
Eskiden piyasada sıkıntı olduğunda bankaların ilk tekstil sektörüne baktığını hatırlatan Gülle, şöyle konuştu: "Mimli bir sektördük. Zaman içinde bundan kurtulduk. Oyuna sonradan girenler aramızdan çıktı, kalanlar sağlam firmalar." 15 Temmuz'dan sonra bankaların ince eleyip sık dokuduğunu söyleyen Gülle, "Bankalar kabul etmese de bir miktar frene basma durumu oldu. Piyasadan aldığımız izlenim bu yönde" dedi. Başbakan Binali Yıldırım'ın açıkladığı teşviklerin, yıllardır istedikleri düzenlemeler olduğunu vurgulayan Gülle, "Firmaları para ızdırabından kurtardığınızda işadamı daha rahat üretime, ihracata, inovasyona, katma değere yönelir. Para olmadığında yurtdışından iki kişi fazla sipariş verse ne yapacağınızı düşünüyorsunuz" dedi.
PAMUĞU BİLE DEAŞ'A BAĞLAMAYA ÇALIŞIYORLAR
Türkiye'nin imajını uluslararası kamuoyunda güç duruma düşürmek için dört koldan operasyon çekildiğini söyleyen Gülle, Suriye'den alınan pamuğun parasının DEAŞ'a gittiğini dair haberler yayılmaya çalışıldığını söyledi. Gülle, "Türkiye'yi belaltı şeylerle suçlamaya çalışıyorlar. Yalan-yanlış bilgilerle algı operasyonları yapıyorlar. Türkiye'de pamuğun önemli niktarını kendimiz üretiyoruz. Kalanı da ağırlıklı olarak ABD ve Yunanistan gibi ülkelerden alıyoruz. Suriye'den alsak bile yapılan dış ticareti farklı bir yere götürme zihniyeti tamamen art niyetli bir yaklaşımdır" diye konuştu.
TANITIM MİLLİ BİR DAVADIR
İTHİB önderdiğinde tekstil ihracatçılarının Paris'teki partnerleriyle bir araya geldiğini belirten Gülle, şunları anlattı: "Türk tekstil sektörünü tanıtım gecesinde, ekonomide hiçbir aksama olmadığını söyledik. Onlar 15 Temmuz'da kalmışlar. Önyargılarını gidermeye çalıştık. Önyargıların oluşmasında oradaki medya organlarının payı büyük. Tanıtım faaliyetlerini devam ettirmemiz gerekiyor. Geçmişte bu işleri TUSKON üstlenmiş. Şu anda bu işi yapan kurumlar var. Ancak hep birlikte bu meseleyi bir milli dava olarak görüp ülkemize hizmet etmemiz lazım. Lobicilikte eksiklerimizi tamamlamalıyız."