Maç bitti, kavga bitmedi. G.SarayDenizli maçından sonra Bülent Tulun ve birçok futbolcu Selçuk Dereli'yi art niyetli olmakla ve Galatasaray'ı içten içe oymakla suçladılar. Bu suçlamalara kesinlikle katılmıyoruz. Selçuk Dereli ne art niyetli ne de manipülasyon yapan bir yönetim sergiledi. Ama son yıllarda Selçuk Dereli hakem olarak ne ektiyse onu biçiyor. Sen yönettiğin her maçta fahiş hatalar yaparsan ve buna rağmen Ufuk amcan seni hala kollarsa sen bu hataları yapmaya devam edersin. Başta benim ve futbol kamuoyunun bir kısmının Selçuk Dereli'ye hakem olarak hiçbir güveni kalmamıştır. Bu güvensizlik ahlaki bazda olmayıp kesinlikle maç yönetme kapasitesi ve kalitesiyle ilgilidir.
Aynı Selçuk Dereli, hakemlik camiasında dernek işlerine de bulaşmak istiyor. Bunu kimi zaman açık açık, kimi zaman gizli gizli yapıyor. Aleyhinde yazdığım her yazı sonrası beni mahkemeye veren Dereli şimdi bakalım ne yapacak? Kendisine 'art niyetli, G.Saray'ı içten içe oydu' diyen insanları da mahkemeye verebilecek mi? Ama önce onun Metin Tokat ağabeyine danışacağını iyi biliyorum. Metin Tokat'a danışan umumiyetle yanlış yapar. Metin Tokat zaten doğru stratejiler üretebilseydi bu hale gelmezdi.
Dikkat edin! Anelka'nın elle attığı golü veren Özgüç Türkalp, Telegol'de röportaj verirken yanında Metin Tokat vardı. Niye? Hangi mesaj verilmek isteniyor? Metin Tokat'la Özgüç Türkalp yanyana geldiğinde aklıma Nobre'nin Rize'ye Anelka'nın da Konya'ya attığı goller geliyor.
Ey Ufuk Özerten! Böylesine sıkıntılı bir tabloya nasıl izin verirsin? Attın mı mangalda kül bırakmazken emrinde çalışan hakemler topluma tehlikeli mesajlar veriyorlar.
Allah sonunuzu hayırlara getirsin