Türkiye'nin Suriye'den sonra Doğu Akdeniz'de küresel düzeyde dengeleri değiştiren ikinci hamlesi Libya'dan son günlerde güzel haberler geliyor.
Ramazan ayında bile kadın ve çocuk ayırımı yapmadan masum sivillere saldıran darbeci general Halife Hafter ve destekçisi ülkeler, Türkiye'nin sahada ağırlığını koymasıyla büyük bir bozgun yaşamaya başladı. ABD liderliğindeki BAE, Suudi Arabistan, Fransa, Kıbrıs Rum Kesimi, Yunanistan, Mısır ve İsrail'den oluşan gaz ve petrol çetesinin eli kanlı taşeronu Hafter, meşru Libya hükümetine bağlı birlikler karşısında her geçen gün mevzi kaybediyor.
Libya Başbakanı Fayiz Serrac ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kasım 2019'da imzaladıkları anlaşmadan sonra giderek güçlenen Trablus merkezli meşru Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH), mafyatik ülkelerin Doğu Akdeniz'deki devasa kaynaklara el koyma planlarını alt üst etti. Bu ülkelere ek olarak Rusya'nın da son bir yıldır her tür paralı asker ve en modern silahlarla desteklediği Hafter'in bütün Libya'ya egemen olma senaryosu Türkiye'nin müdahalesiyle akamete uğradı. Amerikan pasaportlu general Hafter'i Rusya'nın ileri silah ve paralı askerleri de kurtaramadı.
Böylece 'Hafterli Libya tezgâhı' üzerinden Türkiye'yi Akdeniz'den dışlama ve Antalya kıyılarına hapsetme projesi çökertildi.

***

Türk SİHA'larının desteğiyle Hafter'e karşı 25 Mart'ta 'Barış Fırtınası' operasyonunu başlatan Libya ordusu 13 Nisan'da başkent Trablus'un batısındaki 7 belde ve bir şehri geri aldı.
Operasyonlarda sahil şeridindeki üç bin kilometrekarelik alan Hafter milislerinden temizlemişti. Önceki gün ise Trablus'un güneybatısında stratejik öneme sahip Vatiyye Üssü'nün ardından iki kasaba daha isyancılardan alındı. Dün de Hafter'in Batı Libya'daki son kalesi olan Tarhun'a operasyon başlatıldı. Operasyonlarda Türk donanma gemisinin Libya sahillerindeki varlığı yanında Türk SİHA'larının hem Hafter güçlerinin elindeki Çin yapımı SİHA'lara üstünlük sağlaması hem de Rus Pantsir hava savunma sistemlerini işlevsiz bırakması cephede oyun değiştirici en önemli faktör olarak görülüyor.
Parasını BAE'nin verdiği milyon dolarlık füze sistemleri şimdi birer birer Libya ordusunun eline geçiyor. Örneğin son harekâtta Vatiyye Üssü'nde Rus yapımı Pantsir-C1 kısa menzilli hava savunma sistemi Libya askerlerince Trablus'a götürüldü. İki Pantsir hava savunma sistemi de daha önce imha edilmişti.
Libya ordusunun harekâtı, kıyı bölgeleri ve petrol sahaları Hafter milislerinden temizlenene kadar devam edecek.

***

Hezimete bahane uyduran Hafter'in sözcüsü 'taktik nedenlerle geri çekildik' diyor. Darbeci Hafter sivilleri katlederken ses çıkarmayan AB ve ABD ise meşru hükümetten ateşkes ilan edip durmasını istedi ve insani krizden endişe ettiklerini açıkladı. Paniğe kapılan BAE'nin Veliaht Prensi Muhammed Bin Zayed de ilk iş olarak Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'u aradı.
Hizaya gelen BAE bile krizin çözümü için tek yolun 'acil ve kapsamlı ateşkes ile siyasi sürece dönüş' olduğunu bildirdi.
Zira Hafter'in Nisan 2019'da Trablus'a yönelik başlattığı kuşatma Vatiyye Üssü'nün düşmesiyle fiilen kırılmış oldu. Hafter'in Libya'nın batısındaki son üssü olan Tarhun hedefte şimdi.
Dolayısıyla Hafter'in Tarhun'dan çıkarılması ABD liderliğindeki gaz ve petrol mayfası ülkelerin artık tüm Libya'ya sahip olma ve Türkiye'yi Akdeniz'den kuşatma hayallerinin de sonunu getirecek.