Hah işte! Bu kabulümdür!
İlle de koalisyon diye gelecekseniz, böyle gelin!
Kafayı çizdirmiş kimi kamuoyu araştırmacılarının ve sosyal bilimcilerin "sandıktan sonra tek başına iktidar çıksa bile koalisyon yolu seçilmeli" türünden sabuklamalarıyla değil...
Yıldızlardan dem vurarak...
Yükselen burcun nereye doğru yürüdüğünü, Satürn geçişlerini, Merkür gerilemesini delil göstererek gelin ki...
Eğlenelim, heyecan yapalım, biraz ciddiye, biraz hafife alalım, vs.
Yani azıcık olsun, gevşeyelim.
Üzerimizdeki gerginliği atalım.
İsteyen "demek kaderim bu, böyle yazılmış yazım!" desin.
İsteyen gülsün geçsin.
İsteyen haklı olarak medyadaki "zihin yıkama" faaliyetlerinin nerelere kadar nüfuz ettiğini düşünsün.
Ama bütün bunları yine de sözlerine sosyolojik analiz havası veren tezgâhçılara yüz kez tercih eder, "o yalan bu yalan al biraz da sen oyalan" deyip geçerim.
Bakınız...
Milliyet'in pek ünlü astrologuna göre ufukta (pardon, ayın Yengeç'te ilerliyor görüntüsünde) 1 Kasım'da koalisyona işaret eden unsurlar varmış.
Ah, şu astrologlar! Özellikle seçim, yılbaşı ve benzeri özel zamanlarda birden havaları değişir.
İktisatçılar enflasyondan mı bahsediyor, astrologlar da hemen enflasyon tehlikesine dikkat çeker.
Dünya yeni ve büyük bir savaştan mı korkuyor, bizim astrologlar da takipçilerini hemen savaşla korkutur. "Dünya zaten cehenneme dönmüş, başka savaşa ne gerek var!" diyecek cesarette tek bir gök cismi, tek bir yıldız yok mudur? Yoktur!
Eh, patronlar koalisyon istiyorsa, hiç Satürn tersini söyler mi!
Bir de dileklerini yıldızlara söyletmek var ki, o da ayrı âlemdir.
Mesela meşhur tahmincimiz "şu sıralarda Davutoğlu'nun astrolojik göstergeleri uzlaşı, denge ve ilişkiler üzerinde çalışması gerektiğini anlatıyor" diyor.
Mesaj herhalde alınmıştır.
Tamam! Gülmeyin canım!
Bir noktada yıldızlar da hakikati söylüyor.
Kemal Kılıçdaroğlu'yla ilgili aynen şöyle yazılmış: "Orta vadede kontrol kendisinde değil."