Karl Marx insanlığın geleceğini "çalışmanın giderek ortadan kalkmasında" görüyordu...
Komünizmin son hedefi buydu: Çalışma prangasını ortadan kaldırmak. Böylece insanoğlu, onu insan yapan değerlere (güzel sanatlar vb.) zaman bulacaktı.
O sıralar İngiltere'de yedi yaşında çocuk işçiler, kömür madeninde kırbaçla çalıştırılırlardı...
Karl Marx adına hareket ettiklerini söyleyen komünistler, iktidar yüzü görünce onun söylediklerinin tam tersini uyguladılar.
Hem ücretleri düşürdüler, hem de iş saatlerini artırdılar! On saat işledikten sonra iki saat da fabrikada zorunlu "siyasi eğitim" cabası.
Giderek zayıflayıp sonra da günün birinde ortadan kalkacağı söylenen devlet, halkın üzerine lök gibi çöktü.
İnanmayan, Doğu Berlin işçilerinin bıçak kemiğe dayanınca 1953 yılında kalkıştığı ve de Kızılordu tankları tarafından bastırılan ayaklanmayı incelesin.
Hani bunlar sınıf olarak iktidardaydı ya güya...
Hatta Bertolt Brecht yönetimle dalgasını geçmiş, "Halkı feshedip yeni bir halk seçin" demişti...
Onun için komünizm de ya darbeyle (1917) ya da el smokiniyle (1945-49) iktidara gelebildi ancak...
***
Çocukluğumda ve gençliğimde cumartesi öğlene kadar "mesai" vardı...***
Kelle gezdiren Türk solcuları ağızlarını açsınlar da şu konuda iki laf etsinler.
Cumhurbaşkanımızın yediği yoğurda bile çemkirmekten vakit bulurlarsa.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz