Profesör Cemil Koçak muhterem bir adamdır.
Kolunu sallasan profesöre değen bir ülkede, yabancı dil bilmeden profesör olmuş "kitapsızların" yanında bu özellikle böyledir.
Tek kelime Rumca bilmeden Yunan hayranı kesilen profesörler de görmüştük.
Mikene'de "Burada kimler oturmuş abi" diye soruyorlardı...
Cemil Koçak harıl harıl çalışıyor, eser üstüne eser veriyor.
Cemil Koçak yakın tarihimiz üzerine değerli bir uzmandır.
Tek tek isim vermeyeceğim, bütün kitaplarını okuyunuz. Mutlaka okuyunuz.
Otuzlu yılları ve Milli Şef dönemini ondan iyi anlatan yoktur.
***
Internet'ten SABAH gazetesinin dünkü sayısına da giriniz ve Koçak'ın arkadaşımız İsa Tatlıcan'a vermiş olduğu röportajı da okuyunuz ya da yeniden okuyunuz.***
Bu arada önemsiz ve küçük bir yanlışı da haddimiz olmayarak düzeltelim:
Talat Aydemir, ilk darbe girişimi üzerine İnönü tarafından emekliye sevkedildikten sonra Orduevi'nde çayını içerken Harbiye öğrencilerinin selamını almış değildi...
Kızılay otobüs durağında otobüs bekler ayağından sivil giysileriyle put gibi durmuş, yürüyüş kolunda önünden geçerken kendisine selam veren Harbiyeliler'in selamını çaktırmadan başıyla almıştı.
***
EH BU DA DOĞA BİLİMLERİ UZMANI
"Martın sonu bahar olacak dedik, oldu."
Muharrem Erkek, CHP genel başkan yardımcılarından...
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz