Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Korna fürüs

İtalya'dan dönen ve dilberliği magazinden menkul bir dilber, hem de İtalyan dalgasıyla ve ayağının tozuyla İstanbul'un gece ortamlarına aktı, yetkililerde de şafak attı.
Virüs taşısaydı ve "onu yoktan var eden" birkaç magazinciye bulaştırsaydı ne ilginç olurdu...
Bu arada lumpenler bütün hızlarıyla lumpenliğe devam ediyorlar.
Trafikte iki kişi kavga ediyor, biri tabanca çekiyor öteki bıçak... Yolda çalışma olduğuna sinirlenen bir kamyon sürücüsü silahını çekip tak tak tak saydırıyor... Herifçioğlu hastaneden tecritte tutulan virüs şüphelisi kızını kaçırıyor...
Sağlık Bakanlığı'ndan geldiklerini söyleyip spreyle adam bayıltan ve ev soyanlar... Bu arada FETÖ de, sözde bakanlık kaynaklı sahte rapor düzenleyip "ortalığı babalamaya" bakıyor...
Virüs yayılırsa lumpenlerden yayılacak.
Motorlu taşıt kullanan bazı çok değerli sürücülerimizin "korna fürüs" dedikleri o mikrop. (Bildikleri dili konuşuyorlar.)
Lumpenin mutlaka fakir olması gerekmez, zengin lumpen de çoktur.
Lumpen özgürlük istemez, serbestlik ister.
Her türlü kuralı çiğneyecek ve kimse ona ses etmeyecektir.
"Okullar tatil oldu" diye sevinecek ve çoluğunu çocuğunu alıp AVM'lere koşacaktır örneğin.
Çünkü "bize bir şey olmaz abi"... Takma kafana... Virüs benden büyük mü?
Çıplak gözüyle görmediği için virüsün varlığına inanmayan da vardır.
İş büyürse talana yumulacak, birbirinin gözünü oyacak olanlar da bunlardır.

***

Bir de siyasi lumpenlere gelelim.
Ortalık yıkılıyor, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu kalabalık toplantı düzenliyor.
Kadın kurultayıymış.
Büyük önder Atatürk'ün askerlerine virüs mü işlermiş?
Nitekim "biz önlemimizi aldık, siz anlamazsınız böyle işlerden" demiş.
Canan Hanım esas olarak bir doktor.
Bir başka siyasi lumpen "henüz bir yasaklama kararı çıkmamıştı" diyerek onu savunmaya çalışıyor. "Bin kişilik salona yalnızca üç yüz kişi toplamışlar", bu önlem yeterliymiş.
Atatürk'ün bir tek askerine bile virüs bulaşırsa ona bizzat Canan Hanım baksın.
Şeyma da peşkir tutar, pardon, gazlı bez falan verir, nabız ölçer, tansiyon ölçer.

***

Ahmet Hakan, "ya sağlık bakanı Canan Kaftancıoğlu olsaydı..." diye bir soru attı ortaya.
Hiçbir hırt muhalif karşı çıkamadı. "Çok iyi bir bakan olurdu" diyemedi.
Onlar şimdilik "takdir etmiyor değiliz tabii ama..." diyerek laf kıvırtmaya ve bir punduna getirip gene Fahrettin Koca'ya giydirmeye bakıyorlar. Ki, laf oradan da "Tayyip'e" gelsin.
Ne muhteşem bir ekip olurdu...
Canan Hanım sağlık bakanı...
Gürsel Tekin içişleri bakanı...
Tuncay Özkan polis müdürü...
Gamze Akkuş İlgezdi yolsuzluklarla mücadeleye...
Ünal Çeviköz Ankara'da akredite Amerikan büyükelçisi...
Selahattin Demirtaş da Stalin gibi "milletler komiseri" herhalde.
İmamoğlu'nu unuttuk, elbette turizm bakanı, çünkü tatil ona yakışıyormuş.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA