Muhalif dediğin türlü çeşitli.
Bir, Ali Babacan gibi "mülayim" görünüşlü temiz aile çocukları var...
Bir, Abdullah Gül gibi kapalı kapılar ardında iş bitiren çokbilmişler...
Bir, sosyal medya psikopatları var.
Ruhlarının çöp tenekesini oraya boca edenler...
Bir de faşist hırtlar var.
Bu cümle aslında bir "totoloji" oldu, faşist dedikten sonra ayrıca hırt demeye gerek yok, bu "beyaz kar" gibi, "ıslak yağmur" gibi bir laf olur.
Bunlar, yolda yürürken ayağı taşa takılsa Tayyip Erdoğan'dan bilen saftirikleri alabildiğine kışkırtıyorlar.
Seçim kazanamıyorlar ama zarar yok, hiç olmazsa memur emeklilerine mal satıyorlar.
Her türlü hakaret de bunlarda, haksızlık da, iftira da...
Kahvede prafa oynayan küçük insan bunlara bayılıyor.
Bu da bir tür patoloji.
Kemalizm'den başka satacak hiçbir şeyleri olmadığı için de dön dolaş vur Erdoğan'a.
Bizi hiç şaşırtmadılar, koronavirüsten bile muhalefet üretmeye çalışanlar çıktı.
Sağlık Bakanı'na teşekkür etmeye bir CHP sözcüsü kadar yürekleri yetmiyor.
O zaman konuya "dolaylı" yaklaşıyorlar:
Halk marketlere hücum etmiş çünkü Tayyip Erdoğan'a güvenmiyormuş!
Bakalım hangisi "virüsü Tayyip getirdi" diyecek kadar kendini kaybedecek?
***
Bizden daha eşeği de varmış
Harry Potter dizisi, biliyorsunuz, bir çocuk masalı. Filmleri de yapıldı. Güzel bir masal ama sonuçta masal işte.
Yaşım geçtiği için ben izlemedim. Yüzüklerin Efendisi'ni de, Yarasa Adam Örümcek Adama karşı gibi zırvaları da izlemediğim gibi. Bunlarla hoşça vakit geçiren çocuklara da mal ergenlere de hayırlı olsun, güle güle seyretsinler.
Harry Potter kitaplarının fiyatları da bellidir: Beheri 15-20 lira.
Şimdi sıkı durun: Harry Potter'in ilk macerasının ilk baskısından bir tek nüsha, Londra'da bir müzayedede 118 bin sterline satıldı!
118 bin sterlin, bizim paramızla 950 bin lira.
Elyazması falan da değil ha, 1997 basımı kitap.
Yazarı J.K. Rowling yayıncısına imzalamış...
Herhalde bu 950 bin papeli bir çocuk ya da ergen pat diye çıkarıp vermedi, veremez.
Parayı nereye koyacağını bilemeyen zengin kazmalardan biri olmalı bu...
Yılmaz'dan özür diliyor ve ettiğim sözleri geri alıyorum.
"Atatürk'ün kendi yazdığı kitap (Nutuk) yirmi beş lira, Atatürk hakkında yazılmış kitap iki bin beş yüz lira, bu ne iş?" demiştik...
Kabahat Yılmaz'ın değilmiş, Amerikan emperyalizminin serseme çevirdiği dünya dıngıllarından Türkiye'nin payına düşenleri kafalamış, yolabildiği kadar yolmuş.
Ama bu J.K. Rowling denilen hatun onu solladı geçti.
Şimdi bütün mesaisini "ne yazar da kimden bir çırpıda 950 bin götürebilirim" konusuna harcamalı, bu yönde kafa yormalıdır.
Ne yani, enayi kerizlemede Batı'dan geri mi kalacağız?
"Çağdaş uygarlık düzeyi" bu kadar düştüğüne göre işimiz kolay olmalı.
