Kapitalizmin krize girdiği dönemlerde "kapitalizm bitti" safsatası hep ortaya atılmıştır.
Ki o krizler kaçınılmaz ve "periyodiktir", bunu da ilk ortaya çıkaran ünlü Rus iktisatçısı Nikolay Kondratyev olmuştur.
Basınımızda iktisat yazıları yazanlar ya bu adamı hiç tanımazlar, ya da domuz gibi bilirler ama bilmezden gelirler.
Kapitalizm dönem dönem krize girer ve bir şekilde çıkar.
Kapitalizm bitmemektedir ama "kapitalizm bitiyor" demek onların hoşuna gitmektedir.
Türkiye'de bunu söyleyen bazı "Cihangir çocukları" da vardı. (Clinton'un ve /veya Obama'nın sosyaldemokrat olduğunu sananlar da bunlardı.)
2008 krizinde de heyecanlanmışlardı, şimdi global kapitalizmin bu krizden henüz çıkamamış olması da onları yeniden heyecanlandırıyor.
Bu iş biraz "Tayyip gitti gidiyor" safsatasına benzedi... Cem Uzan daha 2003 yılında bana "halk artık bilinçlendi, Tayyip gidiyor" demişti.
Tayyip değil ama Cem gitmişti.
***
1929 krizinde de hem komünistler hem faşistler kapitalizmin bittiğini sanmışlardı, doksan yıl sonra kapitalizm ayakta duruyor ama kendileri çoktan bittiler.
Kapitalizmin üç temel kuralı varmış... Bak sen...
Bunlar "serbest piyasa ekonomisi, demokrasi ve insan hakları"ymış...
Yok yahu?
İngiltere'de altı yaşında çocuklar kömür madenlerinde kırbaçla çalıştırılırken insan hakları mı vardı? Alman kapitalizmi Bismarck diktası altında atağa kalktığında o ülkede demokrasi mi hüküm sürüyordu? Bu ekonomiler "koruma duvarları" arkasında gelişmediler mi?
Yavrum, o senin dediğin, kapitalizmin günümüzde "vardığı" aşamadır.
"Global ekonominin" krize girmesi, kapitalizmin bittiğini göstermez.
Kapitalizm, dönem dönem görüntü değiştirebilir.
Çaresiz kalırsa faşizme de yönelebilir.
Ama bitmez.
Mussolini ve Hitler, berbat durumda olan ekonomilerini faşizmle ayağa kaldırmışlardı. Bu ülkelerde kapitalizm dirilmişti.
Örneğin... Koskoca bir Sovyet komünizmi yerlere serilmiş (Attila İlhan'ın deyimiyle "hırbo Ruslar arabayı devirmişler"), aradan da otuz yıl geçmiş, şimdi Rusya'da kapitalizm bitiyor diyene gülmezler bile... Daha yeni başlıyor... Daha doğrusu, kaldığı yere dönüyor...
Laf aramızda, Türkiye'de de yeni başlıyor.
Türkiye uzun süre ne kapitalist ne sosyalist bir "ucubeyle" yönetildi.
Menderes ve Demirel'in ürkek ve yetersiz adımlarının ardından, Özal "doğru dürüst" kapitalizmi getirdi.
Erdoğan bunu daha da geliştiriyor.
***
Sosyalistlere özel not
Bana küfür etmek sizi iktidara getirmez. Bunun yerine oturun da "halk neden bizim arkamızda değil" diye düşünün.
Halkın bürokrasiyle kavgasında siz hep bürokrasinin yanında yer aldınız.
Özlediğiniz "bürokrasiden icazetli alafranga sosyalizm" Türkiye'de hiçbir zaman kurulmayacaktır.
Yıllar önce "bağımsızlık uğruna da al kanlara boyandık" diye marşlar söylemiş olan sizler, şimdi Türkiye'yi adım adım Amerika'ya bağımlılıktan kurtarmaya çalışan adama nefret kusmaya utanmıyor musunuz?
Denizaltı yapıyor, uçak yapıyor, rüyanızda bile göremezdiniz.