Efendim? Hayır bilemediniz, dersanelerin kapanmasıyla ilgili değil. Galatasaray'ın Real Madrid'den altı tane yiyerek "tarih yazması" gibi de değil, cümlenin gerçek anlamıyla tarih yeniden yazılıyor.
Urfalı bir köylü, bundan otuz yıl önce, Örencik kırsalında çift sürerken bir taş buldu. (Genellikle böyle olur.)
Taşın üzerinde birtakım oymalar, kabartmalar vardı. Aldı, müzeye götürdü. (Halkımız bu tür taşları hep "Ceneviz'den kalma" sanır.)
Taş, halk arasında Göbeklitepe adı verilen bir "höyükten" çıkmıştı... Anadolu'da bu tür hemen her tepenin altından bir yerleşim merkezi çıkar. Ne saymakla biter, ne kazmakla...
Alman profesör Klaus Schmidt bu höyüğü kazdı ve prehistorya bilimi altüst oldu. Çünkü üzerinde, hem de çok temiz işlenmiş çeşitli hayvan ve bitki kabartmaları olan taşlar, milattan önce 8 bin yılını gösteriyordu! Bir görüşe göre 11 bin yılına kadar da gidiyordu.
8 bin... Yani yazının icadına daha 5 bin yıl var... Eksi 8 bin yılında hesapça insanlık daha "neolitik" yani cilalı taş devrini yaşıyor... Daha tarım da bilmiyorlar, avcılık ve toplayıcılıkla geçiniyorlar...
Bunun yanlış olduğu anlaşıldı.
Göbeklitepe, bir "kült" yani tapınma, ayin merkeziydi. Şu anda "dünyanın bilinen en eski tapınağı" olma niteliğini taşıyor. Kazılar da seksen yıl daha sürecekmiş.
Demek ki, uygarlık, sanıldığından çok daha eskiydi. Ağaçtan ceviz toplayıp yediklerini ve donsuz yattıklarını sandığımız atalarımız, günümüzden on bin yıl önce "inşaat" yapabiliyorlardı. (Hayır, bunlar Karadenizli değiller, Ağaoğlu'yla ilgileri yok.)
Haaa, demek ki "piramid manyakları" diye dalga geçilen bazı "üniversite dışı" yazarlar bazı konularda haklı olabilirler... Örneğin, Sfenks'te gözlenen aşınmanın rüzgâr değil "su erozyonu" olduğunu ısrarla iddia eden Profesör Robert Schoch... Oysa Sfenks'in inşa tarihi olarak verilen M.Ö. 2500 dolaylarında oralar bugünkü gibi çöldü... Sfenks'in su aşındırmasına uğrayabilmesi için, oraların ılıman iklime sahip olduğu en az M.Ö. 5000 dolaylarında, hatta daha önce yapılmış olması gerekirdi!
Profesör Schoch, "ben tarihçi değilim, jeologum... Tarihçiler arasındaki kavga beni ilgilendirmez... Eğer bu aşınma su aşınması değilse gider Princeton'dan aldığım diplomamı geri veririm" dedi.
Bendenizi Göbeklitepe konusuna birkaç ay önce uyandıran da Robert Bauval olmuştu (adamımdır)... Hani şu, piramidlerin Orion takımyıldızının dizilişini simgelediklerini keşfeden Bauval.
Üstadın arkadaşı Thomas Brophy ile birlikte yazdığı son eseri "Imhotep", Göbeklitepe bulgularını da uzun uzadıya anlatıyor. İngilizce bilmedikleri için kitabı okuyup fotoğrafları da göremeyecek olanlar üzülmesinler, Doğuş Holding'in "sponsorluğunda" bir Göbeklitepe sergisi şubat ayında Urfa'dan İstanbul'a geliyor...
(Antik çağın belki de en büyük bilgini Imhotep'i beyaz perdede "firavunun karısına sulanan kabak kafalı hain başvezir" durumuna düşürmüşlerdi... Amerikan sineması, sözüm sanadır!)
Türk basını Göbeklitepe gerçeğine daha şimdi şimdi uyanıyor. İyi... Hükümete uyuzluk etmek için dersaneleri savunun, belki çocuğunuza orada arkeoloji de öğretirler!