29 Ekim 2018'in Türkiye için apayrı bir anlamı oldu. Zira o gün hem cumhuriyetin kuruluşunun 95. yıldönümüydü, hem de dünyanın en büyüğü olacak havalimanının açılışını kutladık. Başkan Tayyip Erdoğan'ın en önemli miraslarından biri olacak havalimanı iniş çıkışlarla dolu bir tartışma geçmişine sahip. Büyük kavgalara, engelleme teşebbüslerine maruz kaldı. Yapılmaması için siyasi engeller çıkarıldı. Çevre bahane gösterilerek önüne geçilmeye çalışıldı. Dünyanın da uçuş trafiğini değiştireceği için Batı'da da önemli havalimanlarını barındıran ülkeleri rahatsız etti.
Ancak tüm engelleme teşebbüslerine rağmen bugün Erdoğan pazartesi günü alanı açıtı. Ta 2013'te Gezi olayları sırasında protestocuların 'yapılmasın' listesine dahi giren en büyük havalimanı hedefine sahip alan, artık 200 milyona ulaşacak yolcu kapasitesi ile dünyayı birbirine bağlayacak.
Bu önemli proje dolayısıyla bugünkü yazıda sizinle biraz bu projenin detaylarını paylaşmak istiyorum.
Tam 250 havayoluna hizmet verecek havalimanı 42 ayda tamamlandı. İhale 2013'te yapılmıştı, 7 gün 24 saat çalışıldı. 500 uçak ve 200 milyon yolcu kapasitesine ulaşacak. Günde 2000 uçak iniş kalkış yapabilecek. Finansmanı Türk bankalarının sağladığı proje için binlerce kişiye istihdam sağlandı.
Bu havalimanı stratejik olarak çok avantajlı bir noktada. Avrupa'da bir çok yere çok kolay ulaşımı var. Bu hafta itibarı ile 2 pist açılıyor, tamamlandığında bu sayı 5'e çıkacak. 128 noktada pasaport kontrolü yapılacak. Bu havaalanı transport uçuşlar dikkate alınarak tasarlandı. Bu çok önemli çünkü bugün bir çok önemli havalimanı önceden inşa edildiği ve son yıllarda transit yolcu sayılarında ciddi artışlar olduğu için bu ihtiyaca pratik şekilde karşılık vermek çok kolay değil. Halbuki yeni havalimanı tamamen buna göre tasarlandı. Yolcunun havalimanını hızlı bir şekilde terk etmesi için pasaport ve bagaj beklememe üzerine özel olarak projelendirildi.
31 ekimden itibaren başlayacak uçuşlar rekabeti de artıracak. Yeşilköy Atatürk Havalimanında bir çok havayolu kapasite yetmediği için istediği sıklıkta uçamıyordu. Yeni havalimanında uçuşlar ve havayolları artacağı için rekabet de hızlanacak. Bunun fiyatlara olumlu yansıyacağı öngörülüyor.
Havalimanının ismi de kendisi gibi büyük tartışmalara sebep olmuş, ortaya bir çok isim önerisi atılmıştı. Başkan Erdoğan 'İstanbul' ismine karar verildiğini açıkladı. Bu seçimin çok doğru ve herkesi birleştirecek bir seçim olduğunu düşünüyorum. Zira İstanbul çok önemli bir marka. Bu markanın değerinin yükselmesi ve yaygınlaşması için dünyayı birbirine bağlayacak ve en büyük olacak havalimanından daha doğru bir mecra olamaz.
Bu havalimanının açılması ile birlikte Türkiye'deki havalimanı sayısı 56'ya yükseldi. Bu sayı Ak Parti iktidara geldiğinde 22 idi. Önümüzdeki dönemde havacılık alanında yeni hamleler planlanıyor. Mevcut alanların kapasitelerinin artırılmasının yanı sıra Anadolu'nun çeşitli noktalarında 6 yeni alan daha hizmete girecek. Toplam yolcu kapasitesi 193 milyona çıkacak. Bu gelişmeler Türk Hava yollarını da dünyanın zirvesine oturtacak.