İngiliz Financial Times, "Batılı ülkeler Erdoğan'a karşı çok daha önceden hareket geçmeliydi" diyor,
yani "geç kaldık" itirafı yapıyor ama "daha bitmedi" mesajı da veriyor.
Küresel sistemin tetikçilerinden biri bu gazete.
Gündemlerinde 24 Haziran seçimleri var.
"Erdoğan şunları yaptı, bunları yaptı" diye sıralıyor.
"Erdoğan'ı durduramadınız" diye batı ülkelerine sitem ediyor.
Acil müdahale çağrısında bulunuyor.
17 Aralık darbe girişiminin sonrasındaki 30 Mart 2014 yerel seçimi.
10 Ağustos 2014'teki Cumhurbaşkanlığı seçimi.
7 Haziran 2015, 1 Kasım 2015 genel seçimleri.
16 Nisan 2017 referandumu.
Bunların hepsinde saldırdılar.
Sadece Financial Times değil Economistleriyle, New York Timeslarıyla, Washington Postlarıyla, devlet başkanlarıyla, başbakanlarıyla, dışişleri bakanlarıyla, emirlerindeki terör örgütleriyle saldırdılar.
Sonuç sıfırda sıfır elde var sıfır.
24 Haziran seçimleri onlar için de bir umut oldu.
Neticede sandığa gidiliyor.
Yıllarca Türkiye'de hükmettikleri sandığa artık dokunamaz olsalar bile yine de çıkmadık canda umut vardır misali son saldırı şanslarını denemek için birbirlerini gazlıyorlar.
Bugün Financial Times'ın başyazısındaki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef gösteren mesajların başka bir izahatı yok.
Belli ki yine üzerimize gelecekler.
Ama yine belli ki bu millet, onların saldırılarına prim vermeyecek.
Şöyle düşünün.
Türkiye'de seçim yapılıyor diye dertlenen İngiliz gazeteleri var.
İngiltere'deki veya Almanya'daki bir seçimle ilgili kaygı duyan hiç Türk gazetesi gören oldu mu acaba?
Ya da Türkiye'de seçim yapılıyor diye "endişeliyiz" diyen ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü var.
Amerika'daki başkanlık seçimine bizim Dışişleri Bakanlığımızdan herhangi bir yorum yapanı, gören duyan var mı acaba?
Veya Türkiye'de seçim yapılıyor diye saldırganlaşan Almanya Dışişleri Bakanı var.
Almanya'da genel seçim yapılırken, bizim Dışişleri Bakanımızın "niye seçim yapıyorsunuz" dediğini düşünebiliyor musunuz?
Evet çok garip.
Türkiye'de seçim yapılıyor diye telaşlanıyorlar.
Çünkü biliyorlar ki "yine Erdoğan kazanacak" buna kuduruyorlar.
O yüzden de medya yoluyla tetikçilik yapmaya kalkıyorlar.
Yapacaklar elbet.
Onların işi bu.
Eski Türkiye, ellerinden kaydı gitti, yeni bir Türkiye var.
Ona söz geçiremiyorlar, alışana kadar kudurmaya devam edecekler.