AB ülkesi Çekya'da PYD terör örgütünün kırmızı bültenle aranan elebaşı, 2 gün gözaltında tutulduktan sonra komik bir gerekçeyle serbest bırakıldı. Elebaşını gözaltına alan polisler hakkında da inceleme başlatıldı.
AB ülkesi Fransa, DAEŞ teröristi olan vatandaşlarının Suriye'de PYD terör örgütünün sözde mahkemelerinde yargılanabileceğini duyurdu, "PYD yargısını tanırız" dedi.
AB ülkesi Almanya'nın Başbakanı Merkel daha önce Türkiye'ye hukuk eleştirisi yapmış, "AB'nin hukuk ilkeleriyle bağdaşmıyor" demişti.
Hakikaten de öyle.
Türkiye'nin hukuk ilkeleri ile AB'ninkiler arasında dağlar kadar fark var.
Türkiye'de hukuk terörle mücadele ediyor, AB ise terör örgütlerinin hukukunu tanıyor.
Salih Müslim, PKK uzantısı PYD terör örgütünün elebaşı.
Hakkında 3 ayrı yakalama kararı var.
Kırmızı bülten çıkarılmış, terörist olarak kabul edilip, kırmızı listeye alınmış.
Bu adamı Çekya'nın başkenti Prag'da yakaladılar.
Sadece ve sadece 2 gün tutabildiler.
Mahkemeye çıkarıp serbest bıraktılar.
Elebaşının mahkeme kararı da ayrı bir skandal.
Mahkeme başkanı, "ne zaman istersek gelebilir misin" diye soruyor, terörist "evet" diyor.
Sonra da tahliye ediliyor.
Terör örgütü elebaşı Prag'dan Brüksel'e gidiyor.
AB ülkelerinin başkentlerinde elini kolunu sallaya sallaya dolaşıp, terör propagandası yapmaya devam ediyor.
Ortada bir gariplik var, hakkında kırmızı bülten kararı olan bir terörist, nasıl olur da böyle rahat rahat AB parlamentosuna, Avrupa Konseyine girip çıkar, oralarda terör faaliyeti yürütebilir?
Çekler Müslim'i 2 gün tutup, serbest bıraktıktan sonra bu durumu sorguluyorlar?
Ama neden serbest bıraktıklarından dolayı değil "biz bu adamı neden gözaltına aldık" diye kendi aralarında iç hesaplaşmaya gidiyorlar.
Hatta mesele meclise taşınıp, İçişleri Bakanına sorulunca, bakan Müslim'i göz altına alan polisler hakkında inceleme başlatma kararı veriyor.
Çeklerin teröre çanak tutan skandal mahkeme kararının daha beterini Fransızlar yaptı.
DAEŞ terör örgütünün içerisindeki militanların çoğunluğu Fransız asıllı.
Yakalanan bu teröristler, Suriye'de PKK işgalindeki Kamışlı'da PKK'nın sözde mahkemesine çıkarıldı.
Ve Fransa Adalet Bakanı dedi ki, "biz bu mahkemenin aldığı kararı tanırız".
Yani bir AB ülkesi terör örgütü elebaşını yakalayıp, anında serbest bırakıyor ve "biz bu adamı niye gözaltına almışız" diyerek kendiyle hesaplaşıyor, bir başka AB ülkesi ise o teröristin lideri olduğu terör örgütü tarafından kurulan sözde mahkemeleri tanıma kararı alıyor.
Sonra diyorlar ki, Türkiye'nin hukuk ilkeleri bizimle bağdaşmıyor.
Bunu diyen de Almanya Başbakanı Merkel'di.
PYD elebaşı Prag'dan Brüksel'e, oradan da Berlin'e geçti.
Almanya'nın başkentinde terör mitingi yaptı.
Ankara, bu terörist hakkında 3 ayrı terör saldırısından dolayı alınan mahkeme kararlarını Alman makamlarına iletti ve Müslim'in tutuklanıp, Türkiye'ye iade edilmesini istedi.
Bakalım Merkel ne yanıt verecek?