Mustafa Taha Dağlı

Mustafa Taha Dağlı

29 Ocak 2018, Pazartesi

ÖSO'ya terörist demek, bir FETÖ iftirasıdır

Özgür Suriye Ordusuna "El Kaide uzantısı, terör örgütü" demek açık bir FETÖ iftirasıdır.
Özgür Suriye Ordusu 2011'de başlayan Suriye iç savaş sürecinde Suriyeli sivillerden kurulmuş silahlı bir direniş yapısıdır.
Bünyesinde Suriyeli Türkmenler de vardır.
17 Aralık sürecinde FETÖ'nün MİT tırlarını durdurma operasyonundaki gerekçesi ile bugün CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz'ın dillendirdiği "Özgür Suriye Ordusu, El Kaide uzantısıdır" yorumu aynı fabrikanın ürünleridir.

Özgür Suriye Ordusu kime göre terör örgütüdür derseniz, mesele daha net anlaşılabilir.
PKK-PYD için ÖSO bir terör örgütüdür.
FETÖ için de öyledir.

Kendisi yüzde yüz terör örgütü olan oluşumlar için ÖSO bir terör örgütü olarak görülebilir. Çünkü ÖSO'nun Suriye'deki görevi bu tarz terör örgütleriyle mücadele etmektir.

Amerika'nın ÖSO'yu desteklediği sözde silah yardımı ve eğit-donat gibi projeler vaat ettiği yılları da unutmamak gerekir. ABD, Suriye savaşının ilk aylarında Suriye politikasını üzerine oturtmayı amaçladığı bir partner ararken, ÖSO'dan başka alternatif yoktu. Mecburen ÖSO ile görüşmeler yapıldı, bu süreçte PKK-PYD terör örgütü ABD'nin partneri olarak ABD'nin son Şam büyükelçisi Robert Ford ve CIA tarafından hazırlatıldı. Pentagon 2012 sonu itibariyle yola PYD ile devam ederken, ÖSO'yu direk hedef alan saldırıların arkasına geçti.

Bununla birlikte ABD'nin PKK'sına, İran'ın Haşdi Şabi'sine, Esat'ın Muhaberatına tek söz etmeyenlerin, Özgür Suriye Ordusu gibi sivillerden oluşan ve tamamen kendi topraklarını korumaya, bunları terör örgütlerinden geri almaya çalışan, bunu yaparken Türkiye tarafından desteklenen bir direniş grubuna iftira atması düşündürücüdür.

Kim ne derse desin, Özgür Suriye Ordusunun üyeleri Suriyelidir. Bunlar dışardan gelip, Suriye'de farklı ajanda peşinde koşanların adamları değildir. Kendi toprakları için mücadele eden insanlardır.
Bizim için önemi ise Türkiye tarafından desteklenmeleri, Türkiye'nin kontrolünde olmalarıdır.

PKK-PYD teröristleri Amerika'dan, İngiltere'den Suriye'ye gelirken, DEAŞ teröristleri farklı farklı onlarca ülkeden Suriye'ye gelirken, Haşdi Şabi ya da Hizbullah Afganistan, Pakistan gibi ülkelerden Suriye'ye gelip, emir altına girerken, Özgür Suriye Ordusunun hem silahlı hem de siyasi unsurları tamamen yerlidir ve amaçları dışardan gelip, Suriye'de terör yapan militanlara karşı kendi topraklarını savunmaktır.

ÖSO, El Kaide uzantısıdır demek, ÖSO'yu terör örgütü filan etmenin ötesinde Türkiye'nin milli çıkarlarını hedef alan bir saldırıdır aslında.

ÖSO ile terör örgütlerini ilişkilendirmenin tüm amacı Türkiye'nin 24 Ağustos 2016'da başlattığı Fırat Kalkanı harekatı, bunun devamı olarak uygulanan 8 Ekim 2017'deki İdlib operasyonu ve onun da devamı olan ve bugün halen devam eden Afrin'deki PKK terör örgütüne yönelik Zeytin Dalı harekatını gölgelemektir, bu operasyonu baltalamaktır, başarısızlığa uğratma çabasıdır.

Bugün BMGK dahil, ABD yönetimi dahil tüm Türkiye karşıtı güçler, Türkiye'nin Zeytin Dalı harekatında en ufak bir uluslararası hukuka aykırı durum bulamamışken, eski bir FETÖ iftirasını gündeme getirip, Türk askeriyle birlikte bizim operasyonlarımızda görev alan Suriye'nin yerel unsurlarını terör örgütü ilan etmenin ulusal güvenlik açısından izah edilebilir hiçbir yönü bulunmamaktadır.

SON DAKİKA