26 Mart'ta AB-Türkiye zirvesi var. Zirve öncesi Türkiye, vize muafiyetine yönelik çalışma planı belgesini Brüksel'e sundu. Türkiye'nin bu hamlesi AB'nin taahhütlerini yerine getirmediği mülteci anlaşması konusundaki tedirginliğini ortaya çıkardı. Taha Dağlı, Türkiye-AB sürecinde son gelişmeler ışığında merak edilen soruları sabah.com.tr için yanıtladı.
VİZE MUAFİYETİYLE İLGİLİ HANGİ ADIM ATILDI?
Türkiye Brüksel'e vize muafiyetine ilişkin sürecin somut bir hale getirilmesi amacıyla, yeni bir öneri içeren bir plan sundu. Plan, Türkiye'nin AB Daimi Temsilcisi Faruk Kaymakçı tarafından AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Frans Timmermans'a verildi.
VİZE MUAFİYETİ SÜRECİ NE ZAMAN BAŞLAMIŞTI?
Türk vatandaşlarının Şengen vizesinden muaf olmasını öngören vize muafiyeti süreci 2013 yılında başlatılmıştı. Sürecin AB tarafından bozulmasının ardından 2016'da AB ile Türkiye arasında varılan mülteci anlaşmasının şartlarından biri olarak yeni bir sürece girilmişti.
TÜRKİYE AB'YE VİZE MUAFİYETİNİ Mİ HATIRLATMIŞ OLDU?
Türkiye-AB arasında 2016'dan bu yana yürürlükte olan mülteci anlaşması var. Suriyeli mülteciler meselesi AB ülkeleri için bir kabus haline geldikten sonra Almanya'nın öncülüğünde AB, Türkiye'nin kapısını çalmıştı. Mülteci anlaşması için Türkiye'nin tüm şartları kabul edilmişti. O şartlardan biri de vize muafiyetiydi.
AB VİZE KONUSUNDA NE DÜŞÜNÜYOR?
AB, mülteci anlaşmasının şartlarının hiçbirine uymadı. Vize muafiyeti, yeni fasıl açılması ve 3+3 toplamda 6 milyar Euro ödenmesi konusunda yükümlülüklerini yerine getirmedi. Özellikle 15 Temmuz sonrası Türkiye'nin terörle mücadelesi, AB için tam anlamıyla bir sıkıntı haline geldi. AB, Türkiye'nin terörle mücadelesinden rahatsız oldu, bunu gerekçe göstererek, vize muafiyeti konusunda da adım atmadı. Şimdi Türkiye, AB'yi yerine getirmekle yükümlü olduğu bu maddenin işletilmesi için harekete geçmeye zorluyor. AB ise vize muafiyeti konusunda hiç istekli değil, bu konuda Türkiye'ye nasıl bir cevap vereceğini düşünüyor.
AB, MÜLTECİLER İÇİN VAAT ETTİĞİ 3 MİLYAR EURO'YU VERECEK Mİ?
Vize muafiyeti konusu AB için bir problem. Mülteci anlaşmasının devamı noktasında bunu yerine getirmek zorundalar. Sürekli öteledikleri bir konu. Türkiye'nin yeni planı, vize muafiyeti sürecinin hızlanmasını hatta somut hale getirilmesini amaçlıyor. Buna da hayır diyemezler. O nedenle ilk etapta Suriyeli mültecilere harcanmak üzere daha önce verilmesi taahhüt edilen 3 milyar Euro'luk paketi açmaya hazırlanıyorlar.
ALMANYA'NIN TÜRKİYE AJANDASINDA HANGİ BAŞLIKLAR VAR?
Almanya 2015'te Suriyeli mülteciler Avrupa sınırına dayandığında, "bizi kurtarın" diye Türkiye'nin kapısını çalan ilk ülkeydi. Mülteci anlaşmasının Türkiye tarafından konulan tüm şartlarına da evet dediler. 2017 yılı ise Almanya için tam anlamıyla Türkiye düşmanlığıyla geçti. Bunun başlıca sebebi 16 Nisan referandumuydu. Sonrasında da terörle mücadele etmemiz. Almanya hep şunu istedi, kendi irademizi bir kenara bırakalım, AB neyi dayattıysa onu yapalım, biz bunu reddedince ise amansız bir Türkiye düşmanlığı politikasına gittiler. Ama bunun bedelini kendi sandıklarında ödediler. Şimdi 2018'de Türkiye ile yeni bir sayfa istiyorlar.
AB TÜRKİYE'NİN TERÖRLE MÜCADELESİNE NEDEN KARIŞIYOR?
AB 2016, 2017 yıllarında hem ilerleme raporlarında hem de AP kararlarında Türkiye'nin terörle mücadelesinden duyduğu rahatsızlığı hep dile getirdi. "Terörle mücadelede reform" adı altında Türkiye'ye tehditle dayatma uygulamaya kalktılar. Amaçları PKK ile FETÖ'ye yönelik mücadelenin durdurulması en azından frenlenmesiydi. Türkiye'yi müzakereleri dondurmakla dahi tehdit ettiler. Amaçları teröristlerin yakasını bırakmamız. AB'nin neredeyse tamamı bunu istedi en başta da Almanya.
ALMANYA'DA KOALİSYON TASLAĞINDA TÜRKİYE İLE İLGİLİ HANGİ MADDELER VAR?
Almanya'da koalisyon taslağında Türkiye karşıtı maddeler yer aldı. Bunun başında da yeni fasıl açılmaması şartı vardı. Almanya vize muafiyeti konusunda ise topu Türkiye'ye atıyor. Türkiye'nin bu konudaki yükümlülüklerini yerine getirmesini istiyor. Yükümlülükten kasıtları da en başta terörle mücadele.
AB VE ALMANYA'NIN ASIL DERDİ NE?
Mülteci anlaşması AB'nin de Almanya'nın da çok fazla riske edebilecekleri bir konu değil. Bununla birlikte Türkiye başlı başına AB'nin sırt çeviremeyeceği bir ülke zaten. Terörle mücadelemizden rahatsızlar. Ama şu an biz Afrin'de PKK teröristleriyle mücadele ediyoruz, bundan da rahatsızlar. Bu rahatsızlıkları doğrultusunda düşmanlıklarını yapacaklar ama daha da öteye gidemezler. Bunu kendileri de anladı artık. Çünkü Türkiye ile her uğraştıklarında Türkiye'yi her tehdit ettiklerinde hiçbir sonuç alamadıklarını gördüler.
26 MART'TAKİ ZİRVENİN ÖNEMİ?
26 Mart'ta Varna'da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katılacağı bir zirve var. Brüksel'de değil Bulgaristan'da olacak çünkü AB dönem başkanı Bulgaristan. Son zirvede Türkiye-AB ilişkileri kopmak üzereydi. Bu kez AB adım atıyor. Türkiye'nin öneminin farkında ve uzun bir zamandır hep olumlu mesajlar veriyorlar. Türkiye ise atılan adımın somut olmasını istiyor, yani vize muafiyeti gibi bir konunun gündeme getirilmesi bundan. Bir ilişki olacaksa bunun sağlıklı olması gerek. Türkiye AB ile olan ilişkisini böyle görüyor. Aksi takdirde Türkiye defalarca vurguladı, Türkiye "bu ilişkiyi bitiren taraf biz olmayız ama AB bitti derse de ısrar etmeyiz" konumlanmasında duruyor.