Hayır, başlık yanlış değil: Bugünden geçmişe gidiş söz konusu... (Genç arkadaşlara not: Buzdolabından önce evlerde, hava alması ve sinek girmemesi için kapakları telli küçük dolaplar vardı. Yiyecekler ona konur ve en geç iki günde tüketilirdi.)
Cuma günü fark ettim ki bizim sadece iki yıllık Arçelik soğutmuyor. Hemen telefon... Cumartesi akşamüstü gelip acı haberi verdiler: Motoru bozulmuş.
"Değiştiriverin" dedim. Öyle olmazmış. Önce motor ısmarlanırmış. Fabrikadan- depodan geldiğinde, bizimle irtibata geçip dolabı götürürlermiş. Motoru değiştirip soğutucu gazı yüklemek de en az bir günü alırmış.
"Yahu ciddi misiniz; bu dediğiniz en az bir hafta sürer" dedim. Arkadaş, "O sizin probleminiz" dercesine bir mimik yapıp gitti.
Böylece tel dolap günlerine döndük. Bozulacak şeyler alınmıyor, alınırsa da hemen tüketiliyor. Biz uyanana kadar bazı peynirler sizlere ömür... Su ve kolalar ise heves edip fi tarihinde araba için aldığım uyduruk soğutucuda durmakta.
Modern hayat bağımlısı olduğumuzu elektrik ve su kesildiğinde hissetmiştim. Bir de bu varmış.