FENERBAHÇE'NİN hocası Daum, Schalke maçında alınan yenilgiden sonra, Türkiye'deki yabancı futbolcu kısıtlamasının kendilerine dezavantaj yarattığını söyledi.
Önce Daum'un hangi açılardan haklı olduğuna bir bakalım: İstanbul'da oynanan maçta Schalke'nin sadece bir oyuncusu Alman'dı! Dünyadaki gidişat açısından da haksız sayılmaz: ' Doğulan' ülke önemini yitiriyor; çifte vatandaşlık, özel kurallar filan derken herkes her yerde oynuyor.
Şimdi gelelim yabancı sınırlaması olayının öteki yönüne:
* Tamam yabancı kısıtlaması var ama senin elindeki yabancılar yeterli mi? Alex daha önce basit iki sarı kart görüp Almanya'daki maçta oynayamadı. Luciano ve Aurelio kırmızıları görüp takımı 9 kişi bıraktı. Nobre'nin yetersiz kaldığını, devre arasında gönderileceğini söylüyor. Buna karşılık 'pahalı' bulunan Appiah canını dişine takarak oynuyor. Demek ki önce mevcut kısıtlama şartları içinde en yararlı yabancıları alacaksın, sonra yakınacaksın.
* G.Saray, UEFA Kupası'nı alırken yabancı sınırlaması yok muydu? Üstelik sınırlar bugüne göre daha dardı. Ama bir Emre, bir Okan o şartlar altında yıldızlaşarak İtalya'ya transfer oldu. Daum ise üçüncü yılında hâlâ Türkiye'den bir genci parlatabilmiş değil.
Eğer Daum... Şöyle ya da böyle
Dünya Üçüncüsü olmuş... Şimdilerde de 2006 Şampiyonası'na katılacak özelliklere sahip bir ülkeden, F.Bahçe'ye uygun, beşaltı kaliteli futbolcu bulamıyorsa...
Ben ne diyeyim!