Türkiye'nin en iyi haber sitesi
EMRE AKÖZ

Şu soruya cevap verin

Geçen gün 'bilgisayar' kelimesinin 'felsefi' açıdan hatalı olduğuna değinmiştim. Demek istediğimi biraz daha açayım.
2005'te Einstein'ın o ünlü formülü (E eşittir m çarpı c kare) ortaya atışının 100'üncü yılını kutluyoruz. "Enerji, kütle ve ışık hızı" arasındaki bağlantıyı kuran bu formül sayesinde evrene bakışımız değişti. Zaman göreceli hale geldi.
Şimdi gelelim soruya: Einstein'ın formülünü sayabilir misiniz? Evet bu formülü bilgisayara girerek çok çeşitli hesaplar yapabilirsiniz. Ama sayabilir misiniz? Hayır. Peki Marx'ın kapitalizm analizini ya da Freud'un bilinçdışı kavramını sayabilir misiniz? Hayır! Çünkü 'bilgi' sayılamaz. Ancak veriler sayılır.
Eğer bana "Veri de bilgidir" derseniz, o zaman, "veri, malumat ve bilgi" arasında hiçbir ayrım gözetmiyorsunuz demektir. Bu da felsefi açıdan hatalı bir yaklaşım olur.
Bunun dışında bilgisayar kelimesine bir itirazım yok. Ben de kullanıyorum. 'Bilgisayar' değil de mesela 'verisayar' denseydi daha doğru olurdu. Ama tabii dilsel açıdan fark etmez, ister bilgisayar deyin, ister zırtsayar sonuçta işaret edilen nesne aynıdır.
Olay budur, anlamayanlara duyurulur.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA