Basit hatta tali, buna karşılık anlatması kolay olmayan... Öte yandan hemen hepimizin başına gelen bir olaya değinmek istiyorum: Tekrarlanan hatalar... Daha doğrusu "Aman şu hatayı tekrar etmeyeyim" derken yapılan hatalar...
Benim de başıma birkaç kere geldi. Süreç şöyle işliyor: Gayet iyi bildiğimiz bir konuda hata yapabiliyoruz. Mesela Alman filozof 'Nietsche'nin ('Niçe' okunur) adı... Ben bu ismin nasıl yazıldığını gayet iyi biliyorum. Ancak bir sürçme sonucunda, diyelim ki, 's' harfini atlayarak, 'Nietche' diye yazıyorum.
Ertesi gün durumu fark ediyorum. Eyvah! "Okurlara ayıp oldu, şunu düzelteyim" diye düşünüyorum. Ama bu kez de, mesela 't' harfinde sorun çıkıyor ve 'Niesche' diye yazıyorum.
Bu nasıl mümkün oluyor? Sanırım bilinçdışın şöyle çalışıyor:
Önce rahatsızlığını 't' harfini bilince atlatarak gösteriyor. Yani 'Benim bir derdim var' diyor. Eğer siz buradaki sıkıntıyı bir biçimde kavrarsanız mesele kalmıyor. Düzeltmede sorun çıkmıyor.
Ama eğer bunu önemsemezseniz. Es geçerseniz. Ya da bilinçdışındaki sorunu az çok kavramazsanız. Üzerinde durmazsanız. Veya kendinize yanlış bir teşhis koyarsanız.
İşte böyle bir durumda bilinçdışı bozucu etkisini sürdürüyor. Adeta 'ilgilenilmeyen çocuğun maraza çıkarmaya devam etmesi' gibi... Bilinci tekrar hataya sürüklüyor.
Dediğim gibi bu küçük, tali, basit bir konu. Ancak hemen hepimizin başına geliyor. Benim tavsiyem şu: Eğer bir hata yaparsanız... Mesela kaleminiz ya da diliniz sürçerse... Durun ve üstüne düşünün: Acaba ruhumda nasıl bir sıkıntı var? Eğer bu soruyu kendinize samimi olarak sorarsanız... Büyük olasılıkla ikinci hatayı yapmazsınız. Unutmayın: Eğer kendinizi aldatırsanız bilinçdışınız yeni bir hatayla sizi cezalandıracaktır!