Bu kadar pozisyona girip maçın fişini çekebilecek avantajları kullanamayan Beşiktaş'ın beraberliğe üzülmesi gayet normal. Ama diğer taraftan da beraberlik golünden sonra Fenerbahçe'ye verdiği iki pozisyon sonrasında maçı kaybetme noktasında olmadığı için de sevinmeli...
Oyunun geneli Beşiktaş'ın hakimiyetinde geçti. Fenerbahçe'nin Osayi- Samatta ve Valencia üzerinden kontra düşüncesi karşılaşmanın ilk dakikaları dışında çok fazla karşılık bulmadı. Ozan ile Sosa oyuna girene kadar ve sonrasında da en önemli hücum gücü Caner'di... Takımını o bölgeden yaptığı uzun asistler ve ortalarla maçın içinde tuttu. Tabii ki Ozan'ın da oyuna girdikten sonraki etkinliği ve golü Fenerbahçe'yi en azından hâlâ lig yarışının içinde bıraktı.
Beşiktaş tarafında ise hikâye çok üzücü... Vida ile golü bulduktan sonra oyun tamamen kendi istediği noktaya geldi. Fenerbahçe'nin arka alanlarında kullanabileceği boşluklar buldu. Aboubakar, Ghezzal, Larin, Ljajic, Mensah ve N'Kodou ile de pozisyonlara girdi ancak istediği sonuçları çıkaramadı. Özellikle Aboubakar'ın karşı karşıya kaçırdığı pozisyon maçın fişini tamemen çekebilirdi.
F.Bahçe'de işler iyi gitmediği zamanlarda ayakta kalan Altay, hem Beşiktaş'ın farkı açmasına müsade etmedi hem de takımını son saniyeye kadar maçın içinde tuttu.
Beşiktaş teknik heyeti ve oyuncularının bu maç sonrasında "Nasıl oldu da kazanamadık?" dediklerini duyar gibiyim. Özellikle ikinci yarıda çok rahat koparacakları bir oyunu son dokunuşlardaki eksiklikler dolayısı ile yapamadılar. Çok iyi oynayan Aboubakar ile Atiba, iyi oynayan Ghezzal, Atiba ve diğer oyuncuların bitiremedikleri pozisyonlar karşısında hâlâ büyük pişmanlıklar yaşadıklarını tahmin ediyorum. Ama futbol bu... Belki çok fazla gol değil ama pozisyon gördük. İzleyenler adına keyifli bir derbi, Beşiktaşlılar adına pişmanlıklarla dolu bir akşam oldu...